Mahrumdan Naza Niyaza Şiiri - Seyfi Karaca

Seyfi Karaca
5099

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Mahrumdan Naza Niyaza

Geceli gündüzlü
Yatıya kalınca kış kıyamet
Kasabet dert
Hayata ve kendine uğranılmayan yerde batar biter intihara emsal teşkil eden iflasların imar mamur oluşları
Çünkü edilmiş dua
Dilenmiş istek
Kurulmuş düş
Ve özlemi duyulan hayal ancak kendini dışarı çıkaracak eylemle gerçekliğini bulur
Ve bağışlanabilir olmanın tek gerekçesi kasıtlı olmayan kabahat ve kusurlarla işlenmiş kimi yanlışlardır
Bile bile ısrarda işlenense hep kendini tekrar eden sapkınlığın hinliğin ve katilliğin huyundan hünerindendir
Asla tahammül edilip affa uğraması mümkün olmadığı gibi, masum görülürse herkesi ve her şeyi bozar berbat edenlerin
Kıyamet büyüklüğündeki felaketler silsilesinde birbirine kanca takan herkesi sürükler götürür
Acep dert acep sızı acep sıla acep hasret
Sevdalara ne vakit bilir ne minnet eyler ne haraba düçar
Ezilmiş üzülmüş bir salkım bağı misali her asmadan bir kültem hozana
Ne dpktor bilrmiş ne komşu duyarmış ne cadde kavşakları bakar anlar, ne sokak lambaları görürmüş
Yolu duvarı bozuk bir sokak yıkıntısı gibi kendi enkazından külüstür parçalarını topluyorsa her ihtimalden insanlık
Doyumsuz bir ruh açlığıyla kırgın azgın küskün karmakarışıklığa hepten gamlı kederliliğin
Aradığı her yerde her katagoriden ödülünü kendi elinden aldığı ölüsünü bularak
Sıfırdan başlamış sonlanmalara yükseldikçe ben bu dünya denen işe nerden nasıl doldum bulaştım
Çabuk bitse de kurtulsam ömrümün kahrından eziyetinden gibi çarkı külüstür
Kasnağı avare
Telaşesi yılgın
Kanatlanıp yüksekmişse yer yol dağ gök bulut her şey hızla inişe ve düşüşe kayıt geçmiştir
Ölüsünü bile yeryüzü zebanileri den parayla satın alan sürgün sefalet
Ve hüzünün ve hüsranın dibidir
Hiç udu ihtiyatı aklı fikri sakıncası çekincesi kalmamışlığın
Can çekişerek yaşamaya talimlerle aşağılık duygusundan afyonlanmış köreltilmiş eziklik vitrininde
Kamçılayan dürtülerin özendirdiği gösterişlere meram ve merak sardırmasa sanki boğulacak ölecekmiş gibi
Kahır kibir kepazelik ve görgüsüzlük açlığını bir türlü doyuramayan
Defnedilmek üzere ölüsünü satan piyasadan kapıp kurtararak ancak mezarlaşttığı hayata yalnızlaşıyor
Susuyor
Kovuluyor
Susuyor
Siniyor
Ve günün bittiği yerde kendine kastediyorsa kızıl tuvalde bulanıp batıp gitmelerin sebebine
Dünya hayatını yaşamadan aktarmalı faturalı yarımlarda
Yarısı peşin
Yarısı öldükten sonraya haciz ve taksit
Gerisi yarısı bugünden tezi yok yarım yamalak ahvalde kapı koluna kayış kordonuna yıldız falına
Kol saatine yol kenarına ve mezar taşına emanet reklamların
Herkesi enayi yerine koyduğu kafa buluşuna bakılırsa her şeyi güllük gülistandan sergileyip sunduğu
Bırakmış da kendini gidenlere baktım da hani, ucundan kenarından neşesini yerinde bulanmış filanmışlarda görünen
Dumandan sonraya kalanı tamamen efkarcı küllerinmiş ve tümüyle mutluluğa veresiyeden yakaran
Bıraktığın yerde unutmalar kancasıymış kafaya ağır gelen takıntılarını
Çöplerini
Ne zaman ki çıkarıp atamayanların saplanıp kalıdığı her tarafı berbata batmış karmakarışık işin içinden
Sarhoşluğun sarılmış gazete kağıdıyla insan bedenine dokunaklı tezgah çeşidi yaparak
Bu yüzden kir pas biriktirmeyeceksin ve temiz şeyler toplayıp götüreceksin dünden bugüne, bu günden yarına
Yarından..
Bilmek için değilse sorulan her şey, kaybolan satıhlarda cevabı insanda sonlanan bitişin önü arkasıdır çünkü..
Bunda aşka hakikatli sevgiliydiyse eğer insan soğusa kül bitse tükense de bugün
Yarından sonsuza kibriti henüz yanmamış ve henüz toprağı işlenmemiş efsanelerle
Kendi ömründen mühürsüz pulsuz mektuplar yazıp bırakacaktır

Aralık/24

Seyfi Karaca
Kayıt Tarihi : 20.12.2024 16:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!