Yerleştim; sandım etrafı insan…
Erleştim, kandım; her tarafı kan…
İnsan olmak mecburiyetimdi.
Ruhum hep bu bedende yetimdi.
Sır verdiğinde paylaşan,
Güneşmiş gibi aylaşan,
Sırtından da dağlar aşan
Kim varsa bil ki pisliktir!
Aklarına bir isliktir.
Sesliktir; şair üretir.
Biçare, bir koltukta oturuyordum.
8 saat sürdü, tarihe yolculuğum.
İşte geldim sana, canım İstanbul’um.
Gözlerinde kayboldum,
Esenler otogarında…
Gel, Anadolu'nun seyrini değiştir.
Gel, Marmara'nın mavisini gözlerinde getir.
Gel, Eyüp Sultan Duası'nı avuçlarında getir.
Gel, Sultan Ahmet'ten ALLAH'IN rahmetini getir.
Gel, Topkapı'dan tarihin sözlerini getir.
Gel, sarnıçlardan sızan sevdayı yüreğinde getir.
Ne arayan var ne soran…
Ben miyim sizleri yoran?
Koptu yüreğimde boran:
Deniz ormana döküldü,
Söndü yerinde yangınlar.
Ruhum tenimden söküldü:
Akyokuş'tan görünen bir yıldız sılası,
Kiminin kabusu kiminin de rüyası...
Burada tattım; sevinci, kederi, yası.
İşte benim memleketim; Konya Ovası...
Suçlu bir akşamın sisli saatleri…
Dolunay yavaş yavaş göğe yükseliyor.
Hava tam ulumalık…
Kurtlar puslu havayı sever.
Hayatta bir kez sevdim.
Sadece bir kişi taht kurdu gönlümde.
Onun sesi ile inleyen namelerim;
Onun sesi ile yankılanan kulaklarım;
Her daim onu arayan gözlerim,
her fırsatta onu söyleyen sözlerim,
Sen üşürken zemheri gecelerde;
Sensiz günlerde yandık Muhsin Reis!
Ülke seni ararken hecelerde;
Boran sabahı tandık Muhsin Reis!
Altaylardan selam eder Bozkurtlar,
Geceler benim, geceler benim!
Dağların ardında can veren benim!
Bir nöbet yerinde; sessiz, uykusuz,
Karanlık içinde gözlerin benim!
Ruhum bedenimde, bedenim senin!
Ellerin uzakta, hasretim benim!




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!