bu gün pazar
ee..nasılsın bakalım
hala keyifsiz misin
konuşmadın bir kere
alnında belirmiş olan kırışıklığın
daha da derinleşmesinden
bahsetmedin henüz
göçüp giden
batan güneşin kızıl ışığından
söz etmedin
seninle bu gün bir uçtan bir uca,
alabildiğine geniş boğaz manzarasını seyrediyoruz bir tepeden
başın omzumda…
saçlarını kokluyor, alnındaki ışığı öpüyorum
arada göz-göze gelip, gülümsüyor
aynı anda
seni çok seviyorum diye fısıldıyoruz
bir gemi geçiyor açıklardan
ben bir şiir okuyorum mesela
sonra sen en sevdiğin türküyü
dokunduğunda gönlümün tellerine sesin
denizden lodos esip duruyor
ilk söz olmak için yeni masallara
sen ve ben
sahilde bakarken giden gemilere
ellerimiz birbirine kenetli, yüreğimiz gibi
yakında hiç solmayan bir akasya dalı
dizlerimizin üstünde fotoğraflar
ikimize dair
ve eskiden yaşananlar
*
bu gün pazartesi
ah… şurada
sen olaydın ,yine hüzün tutar mıydı öyle
kaşlarım çatık
dudaklarım ağlamaklık
yüreğimde bir sürü iz
senden
hafiften bir rüzgar
işte gene yapraklarını döküyor menekşe çiçeği
bir fırtına kopuyor içimde
soğuk ve sinsi
yüzünü akşama dönmüş ikindi
yürek kapımı aralayıp
soluksuz gidiyor
yalana kapalıyım
dört yanıma düşüyorsun taşıp yüreğimden,
yüreğimle anlaşmalıyım
bir sürü duygu boşalıyor birden
seni düşününce,
üzgünüm
soğuk, öfkeliyim
tıpkı kış mevsimi gibi
sinir bozucu
kaç kez üşümüş
redfer
İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 17.7.2024 00:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!