sessizliği bozan rüzgarın uğultusu mu?
yoksa cam'a vuran yağmur mu?
yarin dokunuşuna hasret tenim
belki de içimde kopan fırtınalardır
sessizliğimi benden çalan
ayrılıkların sonu yok dimi hayat?
vuslatları kendine saklıyorsun yine
yapma bu kez ne olur!
vuslatıma dokunma
bir bakış için bir ömürden geçen ben
şimdi niye böyleyim?
aşk yok sanki
vardı da burnumun ucunu göremeyecek
kadar kör müydüm ben yoksa?
baharımı çalan, umutlarımı savuran
onun adı da aşk değil miydi?
yoktu sonumuzda
niye var oldun demekte yüreğim..
varlık hep bir muamma ise
yokluğun gizemi nerde saklı?
adını kazıdım demiştim yüreğime
gözyaşlarımın tuzu dağladı
yaraya döndü şimdi kalbim
güneşli bir günde şemsiye açan
suya yazı yazmaya çalışan ben mişim
senle herşeyi ters düz etmişim
biliyor musun?
ayrılığıma seni anlattım
seni ve yüreksiz tenini
yalan yüreğini anlattım
sen gurbete sevdalanmışsın dedi bana
susmaları sev
unut cümlelerini
oynama kelimelerle dedi
kokunu özlediğimi kime neye diyeceğim şimdi?
o sabahlara küstüğümü nerden anlayacaksın ki?
lanet'e emanet etmiştim seni
o lanet asıl beni vurdu
gözlerim kızarıncaya dek ağladığım gecelerde
yastığıma daha bir sıkı sarıldığımda
asıl beni buldu
yoksa önce sen mi
lanetledin bu sevdayı?
yoksa sen mi akbaba'ydın bu aşk'ta?
Kayıt Tarihi : 19.9.2007 14:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
'yar gidiyor musun? gitme içimde bir korku var biliyor musun? böyle başlar ayrılıklar... gel biraz kokunu bırak baharımı al soğuktur oralar ağlıyor musun? ağlama hayırla uğurla..' Yorum: KuBaT
uğrusan ezgiler yakılan hasret kokan şiirler yazılan gözleri uzaklara daldıran bazen boğaza düğüm atılan...
yüreğine sağlık gül kardeşimiz
anlatım ve tema mükemmel...
saygılar yüreğinize ve kaleminize...
TÜM YORUMLAR (5)