bu şehir, bu kadar karmaşık olmak zorunda mı
yaprakları zamansız dökülmüş dut ağaçları gibi
ne kadar sevda varsa terk etmiş kaldırımları da
ayak izleri kimsesiz ve ezilmiş, birer leke sanki
tanıdığım her kuşun kanadında saklı, kuşbakışı gözlerimle arıyorum
susuzluk sarhoşluğumdan bin beter, her denizde çöl olup kuruyorum
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
bu şehir, bu kadar sevmek zorunda mı ayrılığı
vedasız ağlarla kapatmış, bütün yolların girişini
bir yaşam, aynı anda bin ayrı kapıda nasıl ölsün
ayrılığın öteki adı da, ölüm değil mi canımın içi
Tek kelimeyle mükemmel bir anlatım. Yüreğinize sağlık Sayın Çeştepe, Dolu ve doyurucu kaleminizi kutluyorum ))
bu şehir, bu kadar sevmek zorunda mı ayrılığı
vedasız ağlarla kapatmış, bütün yolların girişini
bir yaşam, aynı anda bin ayrı kapıda nasıl ölsün
ayrılığın öteki adı da, ölüm değil mi canımın içi
Ayrılık ister mi hiç aşık, sebebi arar sağında solunda da çaresiz, sitemli, elleri yanında öylesi yüreği darmadağın. Sevda dolu yüreğin sahibini kutluyorum. Saygıyla.
ışıklar renkleriyle kavgalı, gölgeler asmış kendini elektrik direklerine
zaman aşımı silince bütün romanları, aşklar kilit vurmuş perdelerine
dışarıda bırakmış sen olmayan herkesi, son suarelerin kapalı gişeleri.
*****zaman aşımını ancak ve ancak birileri dur diyebilir...adres açık değil mi?
Cevat Üstadım, mutlu bayramlar diliyorummm +
Gene bütünlük içinde bir hikaye şiir okuyoruz. Muhteşem güzellikte bir arayış hikayesi. tabi şiirlerde kaldığı sürece.Aşkın duvar dibinde terkedilmiş bir çocuk gibi betimlenmesi çok güzel.
Tebrik ediyorum sayın ÇEŞTEPE .antoloji ve tam puanımla.
ama şu kör karanlıklar yok mu ahh, ayrılık saatlerinin davetsiz misafiri
yürek yüreği göremeyince, rüzgarlar nerden bilsin nereye eseceklerini
işte gecedir gelsin boş rüyalar, kulak hala kapıda kiriş, belki birisi çalar
************************************************
Bir umut varsa eğer birileri çalar kapımızı, yoksa rüzgar...
Heyhat, acımasız anılar sarar ruhumuzu, akla zarar!..
Takdirlerim çok çok..
Saygılar efendim.. Saygılar!..
Ben o güzelim şehri 33 sene evvel bıraktım kalabalık diye, İstanbul yine güzel de bozuldu yerlileri gidince. Kaleminiz daim yazsın üstat...
Ayrılık kadere mahkumsa her şehirin ölümü tatması doğal
İnsanlar ölmüyor dost ölmüyor şehirler ölür kaçması doğal
Efesin kaderine bak harabelerle dolu dünya kalması doğal
Ne kadar şaşalı yaşansada bir insanlar gibi ölmesi doğal
Ah bu şehir ah ne aşklar ı barındırmış sokak ışılarında
ne aşkları susturmuş tin i susturulmuş yürek lerden
sen şairsin şiiri içirisin bize mezesi dize dize
sağolasın var olasın Cevat çeştepe
...gölgeler asmış kendini elektrik direklerine...
-aşklar kilit vurmuş perdelerine...
-bu oyunda oyun bozan rüzgarlar olsun...
-rüzgarlar nerden bilsin nereye eseceklerini...
çok anlamlıydı, teşekkürler...
Oradan , buradan dolmalımı idi ?O şehri İstanbul' da taşıyabilenler kalmalı.Eski hali ,şu anki gibi ,özlenmemeli idi.
Kutlarım ,saygılarımla.
Bu şiir ile ilgili 87 tane yorum bulunmakta