Gönlüm aşklardan sonra yaralardan akan kanlar için kuyu oldu.
Bedenim ve ruhum kuyunun kölesi, ip ile kova oldu.
Hareketi amaçsız, bir aşağı bir yukarı; içi kan dolu.
Biraz daldığımda fark ettim; artık eski, gözümde siyah - beyaz
Onca olanlardan sonra zeytin kadar bile tadı olmaz.
Sızı dinmez, ateş sönmez, dil dönmez, göz görmez, kuyu kusmaz.
Çile dedikleri bu olsa gerek, ne bitmez!
Sus bak duyacaksın dağların sesini, hayat ritmini;
Rüzgar sesi ve yapraklar başka diyara götürür seni.
Ayaklarının arasından geçerken, seni yoluna çağırdığını farket.
Orada, böcek sesleri seni uyuşturuyor, gücünü kaybettiğini hisset.
O zaman bir birinden farklı iki kapı çıkar karşına,
İşte o an göreceksin kuyunun kan kustuğunu;
Ayaklarıma emir veremeyen uyuşmuş beynimle bitireceğim bu yolculuğu!
Kayıt Tarihi : 16.7.2002 15:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Rüzgar sesi ve yapraklar başka diyara götürür seni.
Mükemmeldi tebrik ederim.....Sessizliğin sesini dinler gibiyim..
TÜM YORUMLAR (1)