Arkasına bakmadan, bile gitti
Bundan sonra yürek ağlar, yüz gülmez
Bilmiyorum nasıl oldu her şey bitti
Bundan sonra yürek ağlar, yüz gülmez
Kalemim kırıldı gayri hiç yazmaz
Çevirdim numarayı rastgele
Telefona çıktı bir hergele
Söylemediği kalmadı bana
Bir daha da açar mıyım hele
Faturamda balon gibi şişti
Menekşe, lale, sümbül kokulu dağlar
Ekinler oldu gayri yol verin gideyim
Reyhanı bol, suyu coşkun akan dağlar
Yarim bekliyor gayri yol verin gideyim
Elma erik şimdi dalında çiçek açtı
Dinle kardeşim dinle benim sazımı
Sana söylesin şu Arpalı köyünü
Hele sen bir dinleyiversen sözümü
O zaman sana der Arpalı köyünü
Nisan gelince hep kuzuları meler
Bir güzel gördüm gözleri sürmeli
Yüreğimi alıp götürdü birden
Gülüşü tatlı, saçları kınalı
Yüreğimi alıp götürdü birden
Şimdiden eridi dağların buzu
En karanlık geceler bile doğar
Rahımın süsü, gönlümün sultanı
Dertlerim yağmur olur her an yağar
Aşkımın gülü, gönlümün sultanı
Lalezarda açan en güzel gülsün
Bahar gelince açan Mart çiçeğini
Özledim kardeş ben sılâmı özledim
Üzerinde gezen bin bir böceğini
Özledim kardeş ben sılâmı özledim
Lahanadan yapılan ğulle aşını
Yaylalardan akan soğuk suyunu
Araklı’nın her şeyini hep özledim
Köyümün insanlarının huyunu
Unutamadım anam seni özledim
Papatya açan yalçın dağlarını
2002 Yılında Trabzon Şana su ürünleri araştırma endüstrisinde staj yapan Fatma Altaylı için yazılmışdır.
Ferhunnisa olan sevdalı dilber
Ferhat etmek sizce de reva mıdır?
Ahmer-i lal olan yaralı dilber
Ağlamak sizce rüsvan reva mıdır?
Bir yaralı kuş kan ağlıyor
Şahların şahı nerdesin
Uruslar bizleri dağlıyor
Şahların şahı nerdesin
Zalimler bize yan bakıyor
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!