Kursak Dolusu Arpa İçin

Osman Karahasanoğlu
3298

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Kursak Dolusu Arpa İçin

Kursak Dolusu Arpa İçin

Bir güvercinin kısa hayat hikayesi
Gemiler yük taşır, gemiler yolcu taşır.
Ülkeler arasında giderler, gelirler.
Bazıları sevindirir insanları, bazıları sevindirir kuşları.
Günlerden bir gün gemi yüklenir.
Ambarları dolar arpayla millerce uzağa gider.
Açılır ambarlar gelir güvercinler birer ikişer derken oluverir bir sürü, kanat çırpar özgürce havada taklalar atar.
İner yeme tıklak atar.
Bir yandan yük boşalır.
Bir yandan da güvercinler doldurur kursaklarına, arada bir kamyon sesinden uçuşurlar, tekrar yine gelirler.
Yem in kaynağı belli dökülenler yeterde artar onlara.
Ama bunların ortakçıları da vardır.
Onlar aza kanat etmezler.
Süpürürler doldurup poşete, çuvala atlayıp motora kaçıp giderler. Yinede kanaatkardırlar.
Kuşları seyretmesi mesut eder insanı hele erkek güvercinlerin hep soldan dönerek dişilere kur yapması yok mu?
Ses çıkartarak ve de tüylerini kabartarak bir yandan da yemleri göstererek kendi nefsine onları tercih ederler.
Doyulmaz seyretmeye hayvanlar alemini, her birinde ayrı bir güzellik tefekküre değecek ibretli manzaralar.
Yük biter kalmaz iskelede taneler.
Kuşlar arar başka yok mu diye bakarlar çevreyi temizleyen temizlik memurlarıdır bunlar.
Ambarların kenarlarına üstüne ve de içine konarlar.
Hayvan değil mi?
Nereden bilsin?
İnsan zararlısının şerlerini, yinede temkinlidir bu hayvanlar.
Korkarak birkaç deneme yaparlar.
Ambarlar az açıkta olsa içeriye girip çıkamama da olsa nereden bilecek. Orada kalıp kaçamaması, orada yem bolca var.
Yer orada da yatabilir.
İnsanoğlunun ambar yıkayacağını, tazyikli tuzlu deniz suyunu vuracağını.
Akşam olmaya, hava kararmaya başlar birkaç deneme yapar.
Bir türlü çıkamaz iki kapak arasından zavallı güvercin.
Biraz daha kalırsa gözleri de görmez olacak.
Bir de yıkamaya inerler de tuzlu suyu tutarlarsa nazik tüyleri ıslanırsa hiçbir yere de kaçamaz.
İnsanlara esir olur.
Kuş------------Eyvah insanlar geliyor.
Bir deneme daha yapmalıyım nafile bu sefer kafamı da çarptım.
Geceyi bir köşede geçireyim sabah ola hayrola.
Adam---------Sabahı rahat yapabilecek mi zavallı güvercin.
Tam gözlerini kapattı ki
Kuş------------ Aman Yarabbi bu ne ses.
Fışşş diye fışkıran bir su kütlesi bana doğru geliyor.
Eyvah bu nasıl insan tam da üstüme mi tutuyor.
Hadi ben düşünemedim ama bu insan niçin düşünemiyor.
Benden ne ister ki.
Üstüme tutar.
Hiç mi merhameti yok.
Bunlara benden ne zarar gelir ki.
Ben dünyalarını şenlendiriyor um.
Bana bakıp bana benzemeyen benim gibi uçamayan bu insan ibret alsa da böyle cihazlar yapıp da uçursa, insana zararlı haşereleri biz toplar yeriz.
Faydamız saymakla bitmez.
Bak hele kene salgını başlamış da bir türlü önünü alamıyorlarmış.
Benim arkadaşları mı avcılar vurmasaydı bizler dengeyi sağlıyorduk. Düşünmeme fırsat kalmadı.
Eyvah tamda üstüme tutuverdi.
Buda ne yağmur suyu da değil tuzlu bir su tüylerim den de çıkmaz ben şimdi ne yapayım.
Hala üstüme tutuyor uçayım da beni görsün vazgeçerler.
Usta gemici--------Hop arkadaş orada bir güvercin var
Bosun(Gv.Reisi)---------------Ambarda ne işi var.
Tut üstüne uçmasın
Usta gemici--------Yapma arkadaş hayvanı ıslatma ölecek.
Gaddar gemici-----Buraya girerken bana mı sordu
Gaddar gemici-----Bu kuşu bir yakalasam kellesini kopartırım. Bacaklarını ayırırım
İyi gemici--------Yapma sende amma vahşisin be
Kuş----------------Bunlar benim için konuşuyorlar nafile yardım yok.
Kuş----------------Beni öldürecekler
Kuş----------------Ambarın öbür ucuna gideyim pır, pır ha gayret az kaldı ama zor uçuyorum.
Kuş----------------Burada biraz dinleneyim.
Yok, mu beni kurtaracak derken, demeye kalmadan yine geldiler.
2.zabit------------Bir iyilik meleği bir insan merdiven dayadı aldı koydu beni kovaya
Kuş----------------Ama uçamıyorum ki bıraksa iskeleye yem olurum kediye, fareye belki de baykuşa, bakalım ne yapacak.
1.zabit------------Amma da ıslamışlar bu zavallı hayvanı
1.zabit------------Bunu tatlı suyla yıkayayım.
Sonra kuytu bir yere gemide bırakayım.
Kuş---------------- Nihayet hayvanları seven çevreci bir insan karşıma çıktı. Beni alıp götürdü.
Tatlı suyla yıkadı.
Tüylerimi kuruladı.
Dışarı bıraktı ama ben üşüyorum sıcak bir yer olsa ne güzel olurdu hava da Rüzgarlı beni kimse görmeden şuralarda bir yere saklan malıyım. Neden beni dışarı bıraktı ki
Kamarasının bir köşesin de, oda olmasa banyonun bir kenarı da yeterdi bana,
Kuş----------------Ayak sesleri var.
Hiç ses çıkartmayayım.
Acaba bu gelen kim?
Beni bulurlarsa kesip belki de yerler.
Beni arıyorlar.
Ama beni buraya getirenden başka bilen yok ki acaba birine mi söyledi. Ağzından mı kaçırdı eyvah yandım beni öldürecekler.
Tam yanıma geldi eli bana neredeyse değecekti
1.zabit------------Nereye gitti bu kuş?
Tam şuraya koymuştum.
Bu karanlıkta bulmakta çok zor.
Dur şuraya da bir bakayım. Orada da yok. Herhalde uçtu, ama uçamaz ki en iyisi şu seyyar lambayla bir arayayım.
1.zabit------------Tamam, şimdi şu tarafa bir bakayım vay be bu köşeye demin bakmıştım. Yoktu işte burada. Gel bakalım benim minik kuşum seni almaya geldim.
Kuş----------------Oh be iyi ki geldi. Bu adamdan anlaşıldı bana zarar gelmez. Elleri de sıcacıkmış içim ısındı doğrusu.
1.zabit------------Seni kamaramda banyomun bir köşesinde misafir edeceğim. Güzel dostum korkma.
Benden sana zarar gelmez.
Tamam, işte geldik.
Senin altına bir gazete sereyim
Şuradan hava alırsın.
Sabaha bir şeyin kalmaz.
Seni azad ederim.
Dostlarına kavuşursun.
Kuş----------------Tamam, burası iyi geldi bütün insanlar böyle olsa hayvanları sevip, korusa dünya cıvıl, cıvıl şenlense, herkes mutlu olsa, görevini yapsa ne iyi olur.
Ambarda ki insanlar nasılda beni ısladılar, neredeyse ölecektim.
1.zabit------------Hadi minik kuşum sana iyi uykular ben de yorgunum hemen yatacağım.
1.zabit------------Kuş kendine geliyor
Ne bu takırdı?
Gazeteyi mi kemiriyor.
Ne yapıyor.
Beni de uyutmayacak.
Hadi hayırlısı bakalım.
1.Zabit------------Rahatsız mı oldun.
Üstünü açayım.
Tamam, işte oldu.
Rahat dur tamam sabah görüşürüz.
1.zabit------------Sabah oldu ama daha henüz erken dışarı bir çıkayım
1.zabit------------Aaaaa ! Buda ne?
Dışarıda bir kedi var.
İyi ki kuşu dışarı koymamışım.
Güneş çıksın hava da ısınsın salıveririm.
Bir kahvaltı yapıp geleyim.
1.zabit------------Hadi bakalım hazırlık vakti gel buraya….
Kuş----------------Beni salacak mı satacak mı hadi hayırlısı
1.zabit------------Uçabilecek misin yoksa hasta mısın?
1.zabit------------Şuraya bir bırakayım.
Sen nasıl istersen öyle yap.
İster keşif yap.
Çevreyi tanı, ister beklemeden uç git.
Arkadaşlarına kavuş.
Kuş----------------Beni bir elinden bıraksa da özgürlüğün tadını çıkartsam.
1.zabit------------Haydi, güle, güle gel seni bir öpeyim selam götür arkadaşlarına.
Bilin ki sizi seven dostlarınız, çok var.
Sizler çok yaşayın kuşlar.
Kuş----------------Haydi, Allaha ısmarladık pır. Pırrrrrrrrr
1.zabit------------Amma da uçtu.
Bir dönüp arkasına da mı bakmayacak.
Gözümle takip bile edemedim.
Çok da hızlı uçup gitti.
Kuş----------------Elveda dostlar
Kuş----------------Elveda beni ağına düşüren arpalar elveda
Kuş----------------Bana özgürlüğümü sağlayan bütün canlıları seven her şeyi seven insanlar sizler sağ olunuz.
Kuş----------------Şükürler olsun Rabbime dönüyorum.
Eşime yuvama
1.zabit------------Güle, güle uç güzel kuş Peygamberim için mağarada nöbet tutan taifen için uç sizleri seviyorum.
Sevdiğimi sizlerde seviyorsunuz.
Bunu çok iyi biliyorum.
Bundan dolayı sizleri daha çok seviyorum.
Güzel yaratıklar siz dünyamızın süsü, Rabbimin emrinde her an ordususunuz.

05.08.2009

Osman Karahasanoğlu
Kayıt Tarihi : 6.3.2023 23:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!