Ben bu yolda yürür oldum
Ayağıma taş istemem
Aşık dertsiz olmaz dedin
Gözlerime yaş istemem
Ne de nankör şu kulluğum
Dediler söz uçardır
Ahvalini yaz kalır
Ben nefsime zulmettim
Sen ne etsen az kalır
Ecel sana kayıktır
Sevdiğim kendini dağ sanma sakın
Benim diyen dağlar karla kaplıdır
Harama el veren helalden olur
Helalden olanlar narla kaplıdır
Tevazu eyle sen yüksekten uçma
Sana biraz kendinden bahsedeyim ister misin
Biraz kırgın gibisin, biraz kızgın
Biraz solgun, yorgun gibisin
Nankör gibisin sanki
Hem suçlu hem güçlü gibisin
Var da gibisin yok da
Gerçek mi bilemem lakin umduğum
Ellerin üstüne elin koymadın
Kesinkez tek şey varsa bildiğim
Bellerin üstüne belin koymadın
Zülüfün ucundan görünür baktım
Uğrunda koşturup duran aşıklar
Elinden zehir de içer mi sandın
Münzevi elinden alıp kaşıklar
Bal yalar zehirden kaçar mı sandın
Üstüne bir yâr sevsem asılam
Gönül koydum insanlara
Her işimden bezer oldum
Tüm sözleri çekiç gibi
Nefsi bun’la ezer oldum
Dibe vurup ya Hak dedim
Sen başını yaradana
Eymedinse ozan mısın
Elini abdest suyuna
Deymedinse ozan mısın
Kulak asmadın Kuran’a
Ellerin elinde oyuncak olma
Akdeniz’den namus ar safa geldin
Herkesin yüzüne sırıtıp gülme
Dünyada intikam var safa geldin
Uzaktan görünür sürmeler belli
Kavuşmak imkansız dünyada sana
Yine de vazgeçmem senden sevdiğim
Sözüm var uğrunda tam kırk dört sene
Sonrası elveda benden sevdiğim
Sevgimi anlatmak istedim bezdim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!