Baştan ayağa bir dönüşüm
Hep merak ya da ait olma isteği
Birilerine
Ölümüne bir istek
Durdurulamaz bir tutku
Ve korku sakladıkları
kopkoyu bir korku
..
Yine içimde buruk bir acı var.
Sarı, sarı yapraklar dallarından dökülürken.
Beni benden çalan bu mevsim,
Hüzün vermekte buğulanmakta düşündükçe gözlerim
İşte yine böyle bir günde dalgın, dalgın gözlerim karşıya bakmakta
Ağaçlardan sarı yapraklar dökülürken,
Dokuz Kasım’ın, korku saçarak geldiğini hissediyorum;
..
..........Bir mavi düş kuralım geceden senenin ilk gününe uyandığımız sabaha...Olan biten tüm çirkinliklere rağmen huzur sağlık sevgi mutluluk barış ve çocuk gözlerindeki masumiyet olsun tertemiz...Hiçbir kötü barınmasın düşümüzde...Tüm güçümüzle karşı koyalım girmesin düşlerimize ne korku ne endişe nede çıkarcı insanların doymak bilmeyen bünyeleri...Unutulsun kötülükler silinsin dünyamızı ele geçiren ego ve bencil duygular hiç kimse utanmasın içindeki benden ve vicdanının sesinden...
..
KORKU!
Korku’yu yenmek için, korku sen olmalısın,
En büyük korkun neyse, onla tanışmalısın,
Kör’dür gece’nin gözü, kör tanıklık yapamaz,
Baykuş; Yarasa gibi, gece avlanmalısın.
..
Sene 2010 Haziran ayı başları.. hava tatlı ve biraz da sert.. yağmur sel alacak şekilde boşaldı gök yüzünden ve yine gökyüzü kuruttu bütün yaşları.. havanın etkisiyle girdim kütüphaneye ve tozlu bir rafta tozlu bir kitap çarptı gözüme.. tarihi aralamak istermişcesine rastgele çevirdiğim sayfada yıl 1915. Birden bir ses duydum ve arkamı döndüm. Arkamda koca bir ordu. Şaşırdım. Umutsuz bir bakış ile bakmak zorunda kaldım. Ayaklarına doladıkları bez parçası yırttık giysiler ve cephanesiz. Ben umutsuz bakışlarımın arasında o Mehmetçiğin bakışındaki umudu fark ettim. Gülüyordu bakışları ile. Tedirginlik vardı elbet kaşlarında ama emindim tedirginliği can vermek değildi sadece vatana hasret kalmakdı. Korku vardı elbet ama korku düşman değildi anasıydı. Gözlerim gururla doldu bu sefer ağlamaklı hissettim ve rastgele bir sayfa daha çevirdim. Önümde yatıyorlar.. korktum. Yanlarına gitmek istedim. Mehmetçik bir elinde silahı bir elinde türk bayrağı yatıyor.. toprak öylesine sarmış ki vicudunu ona yatak gibi olmuş. Toprak öylesine sarmış ki üşümesin diye öylesine koruyorki bir kurşun daha gelmesin diye.. hayretler içindeyim.. bir yanımı gurur kaplıyor bir yanımı evlat acısı.. yatıyor ama ölü gibi değil.. bir görseniz o halini.. öyle gururlu, öyle asil, öyle cesur ve öyle sine mert ki.. gözlerimden yaşlar boşalıyor.. içime saplandı sanki kalbim birinin ellerinde. Kitap öylesine çekti ki beni alamıyorum kendimi. İğne batmalarını hissedebiliyorum. Biri sanki kalbime kan merkezime ay ile yıldız çiziyor. Yüreğim kabarık, göğsüm öylesine dik, başım boynumdan bağımsız hareket ediyor. Öylesine hevesle çevirdim ki bir sonraki yaprağı dizlerim titredi. Bir esinti esti.. nefes alışım biraz daha duyulur haldeydi. Sanki uzun bir yol koşmuş ve soluklanır gibi. Dizlerim artık taşımıyor bedenimi uzanmak istiyor vicudum iyice yavaşladı nefesim gözlerim doldu önümü göremiyorum her yer buğlandı. Çöküyorum dizlerimin üzerine. Elimde silah. Kabzesini toprağa dayadım. Bir nefeslik daha durayım ayakta diye ama yıkıldım. Bitkin ve çaresiz toprağın kokusu geliyor yüreğime.. acaip bir şey. Artık işlemeyen vicudum daha çok şey hissediyor. Bağırma sesleri daha net geliyor. Uyan Mehmet uyan sesi de..
..
Vicdanını kaybetmiş, kulun lanetlisisin,
Mahlûkatın düşmanı, nefsinin esirisin…
Sen korku saçıyorsun ve korku içindesin,
Kul hakların yığılmış, sen nefret peşindesin…
Ruh halinse tam bozuk, zorbaların da dâhil,
..
Denizin sonsuzluğundan korktuğum anlar olur çok uzaklara açıldığımda...Neden bu korku? Sanırım,bilinmezliklerden kaynaklanıyor bu korkum diye düşünürüm. Bir an dururum; yüzmek, açılmak daha uzaklara ya da geri dönmek sahile.... Bu ikilem içinde kalırım bir an ve sonra son hız kulaç atarım gözlerimi kapatır. Ta ki yorulduğumu hissettiğim ana kadar.
Sonra, sırt üstü yüzerim biraz dinlenir, göğü seyrederim. Akşam üzerinin serinliğinde güneş ne güzel, bulutlar tablo gibi. Hayatın bilinmezliği göğe resmedilmiş sanki. Bir ak güvercin olsam, varsam o bulutların yanına, baksam oradan denize, tarlaya ve kendini hiç bir şey sanıp aslında çok şey olan insana.
Bu gün de yaşanıp giden günlere kaydedildi.Hayata da böyle bakıyorum; yüzmek gibi, uçmak gibi, yürümek gibi bir hedefedir yönelişimiz. Bıkmadan, yorulmadan,yeniliklere ulaşmak için, ruhumuzdaki karanlıklara ışıklar göndermek için Korku olmamalı bu hedefte, çünkü tökezlenir düşeriz.
Cesaretle yaşamak gücünü çimlendirin yüreğinizde, o yeşillik size yaşama gücü verecek.
..
Sabah doğan güneşte,akşam batan umutta,
İyilik yaptığımda ruhumu saran mutlulukta,
İşlediğim her günahta duyduğum pişmanlıkta,
İçimde bir korku var,ALLAH KORKUSU.
Sabah doğan güneşte,akşam batan umutta,
Aklımı kemiren yaşam denen soruda,
..
Endişe ya da korku pek de önemsenmiyor,
Tüm suçlar bile bile rahat işleniliyor…
Sanki korku yok gibi hiçbir şey caydırmıyor,
Cezalar mı hafif de suça aldırılmıyor…
Kâh üç kuruş yüzünden kâh edilen küfürden,
..
Korku içerimizde korku şahsımızdadır,
Niyetler temiz ise emin olunmalıdır…
Uzaylıdan korkulmaz onlar zarar vermezler,
Zaten kargaşadayız gerek de hissetmezler…
Belli kuralları var, plan içerisindeler,
..
Ölüm yaklaştı sanki
Sen bana uzak
Hayat bombos
Bır korku sardı içimi
O korku sensizliktia
..
Korku korku aktım kaybın yollarında
Aklımda Allah’ın O güzel kulu,
Ümitsizlik çökmüş gönlüme iflah olmaz,
Yaşanmış yıllar ve yaşanamayacaklar,
Eceli bilir de ayrılığı hiçbir kitap yazmaz.
08.03.2017
..
Yiğit olan insan korkusuz olur,
Korkaklar zafer anıtı dikemez.
Korkak olan kimse çaresiz kalır,
Korkaklar zafer anıtı dikemez.
Yiğit olanlar korku nedir bilmez,
Korkan insan dünyada zafer bulmaz.
..
Cesareti olmayanın umudu olamaz. Cüret et yeni cümleler kurmaya. Korkma! İnsanların sana omuz silkmelerinden. Çünkü sen başını kimsenin omzuna koyarak uyumadın ki zaten. Uykularının en derin yerinde, ağlayarak uyunmaktan korkma. Korku köleliktir unutma. Senin olmayanları kaybetmekten çekinme. Hangi el sana borçsuz uzanmıştır ki zaten. Ellerin sana dokunmamasından ürkme. İstersen kabuğuna çekil. Münzevi bir hayat korkaklara yakışır elbet. Şunu da unutma: İnsanlar bir nehre benzer. Ya hayallerini alabora ederler ya da seni acılara gark ederler. Boşa kürek çekmekten vazgeç. Korkma! Sabır tırnak uçlarıyla kazılan bir tüneldir. Sabret! Sana da aydınlık günler düşer. Yeter ki karanlıktan ürkme. Karanlık salsa da gözlerindeki ışığa gölgelerini, göz kapaklarını bir istiridye gibi açmaya devam et. Göreceksin ki bütün inci gibi günler peşpeşe dizilecektir önünde. İnsanlar sana aptalmışsın gibi bakarken, sen de içinden asıl aptal sizsiniz diyerek gülümse. İnsanlar gözlerine bakarak yalan söylerken, sen de onların cesaretine hayranlıkla bakmaya devam et. Ne kadar kör cesaretine sahipsiniz der gibi onları seyret. Korkma! Kuruntuyla, takıntıyla ve önemlisi korkarak yaşanmayacağını kabul et. Bu yüzden kadınların tırnaklarından, erkeklerin yumruklarından ürkme. Şunu ezberle: Bir araba sağlam dururken yol kenarında, bir çizikten sonra nasıl başka çiziklerle de hedef haline geldiğini izle. Korkma! Sen izin vermedikçe, başına çıkmayacak hiçbir kimse. Ürkme! Sen kaçınca köpekler düşer peşine. Köpeklere elinden geldiğince yüz verme. Yüzünü ite kopuğa öptürme. Bir kez yüzünü çevirirsen, bir daha tenin salya kokmaycaktır unutma! Korku ilkel bir duygudur. Kendine ilkelliği reva görme. Bırak başkaları yaşasın mağaralarında. Bırak başkaları çişini yapsın yol kenarlarına. Sen insan olmaktan bezme. İsteyen silahını dayasın şakağına. Sen beyninle ona meydan okumaya devam et. Şu aptallar dünyasında herkes elinde silahıyla gezerken, senin en büyük silahının beynin olduğunu hiçbir zaman inkar etme. Şunu da bil: Kuvvetle kazanılan zaferler kısa sürerler. Bu yüzden gücünü bilgiden, sevgiden, dostluktan almaya devam et. Sevecek kimsen yoksa eğer, şu dünyada kendi içindeki özü sev ve kendin kendinden haz almaya devam et. Hayat özlü sözler, tatlı kafiyeler, rest çekmeler, bayram şekeri tadında sahte masumluklar ve her türlü dilek ve akabinde vay ne güzel demiş diyen tarzında saçmalıklar demek değildir. Hayat yüzme bilmeden atladığın bir deniz, seni kurtarmak için direk suya atlayanla yaşanacak kadar basit değil, bazen kendi kendini kurtarmak en iyi tecrübedir.
..
Bir Derviş İle Sohbetim
Deli ve derviş ikisini de severim. Çünkü riyasız olurlar! Beklentisiz ve sade, açık, içinden geldiği gibi konuşurlar!
Çok çeşitli yaşam formları olduğunu biliyoruz. Ruh, kün, ene, ben bilgisi taşıyan varlıklara "Şuurlu varlıklar" diyorum. Bunların bedenli ve enerji, sinyal formlarının olduğunu da söylemek isterim. Cin boyutu gibi...
..
Korku bilmez şairler,
Mirasları da korkusuzdur,
Dizelerinde, sözlerinde direnişi aşılarlar.
Korku hesaplı bir seçim olduğu için,
Şairlere göre korku kaypaklıktır
Cesaret yüzleşerek ve hesaba durmadan yaşamaktır.
..
Küresel Esaret
İlkel dönemlerde, insanları esir etmek için bildik kaba kuvvet kullanılıyordu! Güçlü olanlar diğerlerinin malını yağmalar ve karşı koyanı da öldürür! Sonraları güçler birleştirilir ve gruplar halinde güçlü olan gruplar diğer grupların malını yağmalar!
Grup oluşturmak için ne gerekir?
Gruptakilerin itaatini sağlamak gerekir önce çünkü insanları bir gaye uğurunda canını tehlikeye atacak şekilde yönlendirmek kolay değildir!
..
Bir sonbahar esintisi dışarda.Gözlerim pencereden ufku seyreder, kapılmışım rüzgara.Bir çığlık sesi gökyüzünde, bir korku kaplı sanki o sisli bulutlarda.Yüreğimde bir sancıyla haykırıyorum yaşama...
..
Yalnizca bir veya ikibucuk askeri kayboldu diye bütün gücünü ve korkunclululugunu Lübnan mahalli tüm ortadoguyu korku kabus dehset vahsetler kusatilmisligiyla kiyameti kopmus cehennemlere cevirip yerle bir etmedi miydi Bop abilerinin abisinden birisi Israil…?
Ettiydi hem de bütün dünyanin kanini durduracak dehsetler perdesiz piyasasinsa, aralarindaki gizsiz kapaksiz DAR KAFA dünya firavunu olma derdiyle kiyasiya keyiflerine göre kiraladiklari sayisiz piyon karakterli katiller vasitasiyla BOP ortak daireli rakipliligi hem her türlü ölüm zulüm talan mahsülü ganimetleri bölüsmeme haydutluluguna hasim; hem de tüm dünya ganimetini diledikleri esarete tayin etme araliginda her yerini hukuksuz haksiz hadsiz hudutsuz dayandigi kiyim ittifaki nezdinde dögüse cekise Israil…dayandiklari haydutlugun liste basinda dünya sillah savas terör korku kiyim linc yikim kin siddet tecavüz yagma sefalet yozlasma yoksullastirma isgal ihracatinin en bas listesinde gelen almanlardan, fransizlardan, isveslilerden, ispanyollardan, danimarkalilardan, isvicrelilerden, avusturyalilrdan, avusturalyalilardan, hollandalilardan, amerikalilardan, ingilizlerden, japonlardan vs. vs. limitsiz ve sinirsiz destek ve kaynak temin etmedi mi…?
Hem de nasil etti..! Yalnizca onlardan, yani kendileri tasmasinin ucundaki ipin sahibine göre uluyup havlayip kuduran toplum algisi yapici ve yaratici medya mafia borsa pazar eglence tezgah oyun pusu firildak hain moda tip ihanet zibidi kahpeliklerin, her türden caresizlik korku kabus sessizlik karanlik susmusluk sefillik yoksulluk haksizlik hukuksuzluk teslimiyetinde kosulsuz sürülesmeye kolluk görevi üstlendigi usaklik dalkavukluk memuruyet dairesi yerinden kendilerini sinirsiz sorgusuz sualsiz kendi basibuyrukluguna sömürü firavunu (patrontanrisi) seklindedevletleyip kanununu kitabini yalnizca bu akli cehennemlesmis vicdani mahluklasmis kiisilksiz karaktersin insanlik disiligin küresel deyyuslaridürzülerinin degil..
Katarin, kuveytin, ummanin,misirin, ürdünün, suidi arap gibilerinin yanisirasinda ne yazik ki türkiyenin de simdiye kadar olup biten bütün ve icinde aciyi zulmü sürgünü sömürüyü savasi siddeti talani yalani vurgunucatismayi bölünmeyi ayrismayi hasinligi ihaneti isgali tecavüzü tehdidi kini korkuyu kacagi en seviyesiz ve üzücüler derecesinden tasiyan Bop eksenli kiyamet kopuslarina hicbir tereddüt ve cekinge koymaksizin destegini tasarnlugunu ve dayanagini sunarken kendi kurguladigi kiyametlerin bizzat PIYONLAR sahibi Yuro amerika, obama agizli megafondan ` terörle mücadele vardir, kesinlikle müzakere yoktur ` darken…
Gazin petrolün yagin kumun kumsalin yakutun elmasin altinin suyun topragin cennet bagilarinin ve ucuz insan gücünün bol oldugu dünyanin her yerinde CIA formatli harcamalardan hic kacinmayarak insanligin öldügü bosluklara cetvelcilik etmekten kimyasi karakterlesmis INGiLiZ LAWRENCELIGI özel kurgulu masasinda, dinamitci Nobel `in Oslo`sunda, `yedek kara ordumdur dokunan bana dokunur ` dedikleri ve bütün kirli kanli Bop yikim hirsiz haydut haramilikleri icin istedigi catismayi yobazlasmayi körlügü nefreti karanligi acizligi cöküntüyü kokusmayi yolsuzlugu hukuksuzlugu cürümüslügü kotarip kurguladigi gibi istedigi kiralik katilligin istenilen en kivami kayak kudurp kuduzlasmasini da kendi keyiflerine göre tasmalayip güncellediklerinin en gözdesi Pekaka ile, sevgili ülkemiz Türkiye`yi Bop esbaskanlik özel cesaret madalyon nezaretinden bölünüp parcalanma kodlamali MÜZAKERE´ye ilistirip, ( kiytiriktan bir devlet konumuna düsürüp alcaltarak yeni diye adini ismarladiklari Türkiye`yi ve haddi olmayan seviyelere yükselterek kendilerinin icadi terör piyonu Pekaka`yi) büzüp pörserek kenarlastirmadilar mi..?
Aslinda dünyaya savas sefalet makina otomobil atom hormon salgin korku süs moda bagimlilik lüks kir karanlik kimsesizliksessizlik civa tohum yalnizlik yabancililik bencillik acimasizlik gibi sayisiz yagma ve sömürü alet adavat ürünü ihrac edip kimseye sorup sorgulanmadan kendi keyiflerine göre dünya nimet ve kaynaklarini servetlenip tirilyardeslesirkken ALMAN LOKOMoTiFLi yuro-amerika, tüm insan degerliligini güncel hayatlarin en sonuncusuna koyarak tektip görüp duyup davranip tüketen serbest piyasa teslimiyetine zindanlastirdigi kalabaliklar, dünyanin bütün ezilen sömürülen soyulan tecavüze ve talana mahkum (bilhassa Bop cografyasi yogunlasmasindaki) kalabaliklardan daha cok sürülesmis ve yobazlasmis durumdalar..Yani O` hani, sirasi gelince düsüklük kalibini kendiliginden alcaklanan yalloslari tarafindan hic dillerden düsürülmeyen alman lokomotifli Yuro-amerikalilarin cok kitap okudugu ve co duyarliliga güya cok hassas oldugu dogu kültürsüzlükler hayranligi, aslinda kendi kafasina giydirilmis uydurulmus `Cüs` niteliginde kadrolu ücretli hoppa züppe zirvaligidir. Cünkü yalandir, yillar yili Yuro-amerika bölgesinde sömürü düzen Patrontanrilarinin her türlü sapkinligi koruma altina alan kanun nizam kontrollü top tepki yönetmeligi disinda, kusursuz güdümlülügün uymus uyusmus ve bugün ölüsüne celenk kor gibi dünyanin her yerinde `serbest ticaret bölgeleri ` yazili mezarliklar insa ettigini göz göre göre ruhuna ve bedenine kefenlerken tek bir cürük yaprak dahi kimildamamaktadir; durumu tersine cevirecek etkinlikle ve insan hakki hukukuna dair buralarda….
Aradaki fark…
..
Korku deyince
ne anlarsın?
Yada ne? Sence…
Korku deyince
hep kaçarsın,
kurtuluş mu, unutmak mı,
saklanmak mı?
..