-dede'ye, kendime-
bazen sana da oluyor mu bilmiyorum
kendim.
böyle hayatın dışında durmuş da
biri senin yerine yaşıyormuş duygusu
Gün ışıyınca
kıpırdanıyor hayat.
Titrek kuş,
gergin kedi.
Ve ne yaşarsan bir eksik kalıyor
n’ler dünyasında.
Hep eksiler komşu birin yanına.
Belki de n kümesi
Sandığımız kadar geniş değil..
Kimbilir.
Yalnızlık kaç adam boyu,
Ben tabutların pembe olanını hiç görmedim anne…
Bulutlar gerçekten birleşir mi?
Deniz fenerlerinde insanlar yaşar-mış,
Ertelenmiş arızalar yaşıyoruz ve
derin deniz diplerinde anahtarlarımız
balıklara komşu.
Çıkarabilmek kaç delikanlı harcı.
Tamsız aşklar yaşıyoruz ve
Sessizlik,
en büyük haykırışlarıdır zamanın, bilirim.
Diyeceğin bir şey daha varsa eğer,dinlerim.
Bu iç çekişler değil midir ki
boğazımıza dizilen, sözlerimiz...
Sen sus!
Bir bütün elmayı,
dört bölü dört oranında paylaşmaktır
aşk…
Manava ödenen bedeldir
Evlilik…
Ve boşanmanın tanımıdır
Dr. Atilla Özgür'e
Bir sonbahar günü gecenin içinde
bir yaprak düşse
dolunayın aydınlattığı asfalt sokağa,
ben sesine uyanıyorum.
akşamın sokak lambaları solmaya yüz tuttuğunda
ve derin ezan seslerinin
kuş çığlıklarına ön ayak olduğunda
ve uzaklaşırken, fark edilememenin acısına
nasır eklemiş ayın
hissiz silüetinde
Puslu
Islak
Kaygan bir havaydı.
Elimizde işler
Dilimizde pas tadı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!