Her ne kadar oynamayanınız varsa da yine de toplumda herkes varlığını bilir bu meşhur tavla oyununun. Bizler babalarımız dedelerimiz oynarken seyrederdik onları uzaktan. Geçmiş zamanlarda bir gazetenin düzenlediği ulusal tavla şampiyonası bile vardı yurdumda...
Tavla oyununun bir kaç çeşidi vardır. Oynayanlar ve ilgilenenler bilirler. Kız Tavlası, Erkek Tavlası, Hapis gibi... Çocukluk yıllarında bizler ilk önce Kız Tavlası diye tabir edilen en basit tavla oyununu oynardık. Daha sonra büyüklerimizi seyrede seyrede Erkek Tavlası ve Hapis diye tabir edilen tavla oyunlarını da oynar olduk... Seneler var ki elimi sürmesem de, kahvelerimizde okey ve kağıt oyunları ile birlikte en çok oynanan oyundur tavla...
Bir de tavla oyunlarında zar tutma diye de bir olay vardır. Kimileri bunu çok iyi becerir ve büyük yüzdeler ile istediği zarı getirir. Karşınızda bildiğinizi çok iyi zar tutan bir oyuncu var ise siz de zarların bir fincan içine koyulup öyle atılmasını isteyebilirsiniz... Çoğu zaman büyük çaplı turnuvalarda böyle fincan içinden zar atma yapılır...
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta