Bazı insnalar vardır, hayatta -bana göre,olası- yaşadıklarını başkalarını suçlamak üzere ana gaye haline getirirler. Bu çeşit insanalar, kendilerine hiç hata bulmadıkları gibi kendilerini güzel bir insan yapmak yerine, vatanına düşman olacak kadar ileri götürürler bu işi. Amerika'nın teşvikinde ve AB'nin ekonomik himayesindeki bir Emir komuta zinciri anlayışını garipsememek gerek çünkü her fırsatta zaten orduyu suçlamaktadır malum şahsiyetler. Din üzerinden siyaset güdücüleri neden asker üzerinden duygu sömrüsü yaparak tsk'yı suçlamasın ki, arınç halkı anlamaz sanıyor ve bunları yapıyor olmalı. Ben bir şey diyeceğim,
halkını küçük görenler cezasını çekecek. Şimdi değil ama zamanı yaklaşıyor. Dalaşmadıkları kimse kalmadı, Denktaş olsun Sezer olsun TSK olsun Yök olsun Anayasa Mahkemesi olsun Danıştay olsun... vs daha saymaya dilim varmaz. Ecevit'in Kocatepe'ye çıkmasına yol açıp onun dolaylı katili olan kişi şu an Suudi Kralıyla poz veriyor ve Trürkiye'yi temsil ettiğini sanıyor ama temsil etmiyor. Evet, bu kişiler kendi cehennemlerinden aşağıya bakarak halk diliyle konuştuklarını iddia ediyorlar ama aşağı baktıklarında gördükleri insanlar aslında cennette yukarıdadır. Sadece yansımalarla yaşayanlar için yaşıyor denemez, su içmek yemek yiyip solumak yaşadığını ispat etmez bir bireyin yalnızca. Bir tek düzgün tavrını, ve yüzlerinde bir fer göremediğim bu insanlar cirit atıyor ama artık kim takıyor ki bu lafları. Sadece kendilerini rezil etmekle kalıyorlar. İşleri icabı onlara destek veren şer odakları bile onlara kıs kıs gülmekte ve vakti geldiğinde her yerden bir baskıyla tepetaklak edilecekler. Evet kıs kıs gülmekte, ve saymamaktadırlar, son Bush görüşmesi ortada. Bunu yazmamın tek amacı da şöyle ya da böyle bu adamın lafına kanmakta olası meyili bulunabilecek güzel insanlara bir uyarıdır. Bu kişilere dikkat edelim ve iyi tanıyalım.Bu derece kötülükle sıvanmış insanlara sakın yardım etmeyin çünkü bu insanlar artık düzelmez. Çıkış yollarını kendi elleriyle sıvamışlar. Siz ülkenize bakın ve güzel olanı koruyun. Doğayı koruyalım doğayı, ve tarihsel yapılarımızı; onları yokedenleri değil. Para her şey demek değildir ve asla da öyle olmayacaktır, ve aslına bakarsanız para hiçbir şeydir.
Doğru söyleyeni dokuz köyden kovmuşlardır ama güneş de balçıkla sıvanmaz. Bugüne dek doğrular söylenegelmiş olmasaydı bu dünyanın hali niceydi. O yüzden tekrar etmekte fayda var, bazı konular vardır vatan gibi, aşk ve sevgi gibi vs. bu konular üzerine tam eğilmeyi hakeden konulardır ve karar kesin olmalıdır. Yok şu görüşü iyi öbür görüşü anlamsız ama en doğrusu bu falan geçiştirilemeyecek konular. En yetkin düşünmeli ve millet için en iyisi neyse ona karar vermeli her zaman. Ülkenin kurucusu ve güzel devrimlerimiz ilkelerimiz, batılıların bile dile getirmeden hayran oldukları özelliklerimiz ve sistemimiz ortadayken anlamsız maceralara sürüklenmeye yelken açmak en budalaca davranış olur.
Bizim için ölen ve tek amacı batıdaki örneklerden bile düzgün hale gelen laik sistemimizi korumak kaygısı olan ordumuza bu çirkin iftiraları atanları susturacak birileri gerekmektedir mecliste, mecliste ve Türkiye'de. Amaçlarının hiçbir zaman gerçekleşmeyeceğinin anlatılması lazımdır Türkiye Cumhuriyeti'nde. Beyni ve vicdanı olmayanlara zekice anlatmak gerekir, başka türlü algıları işlemez.
Lalapaşa eğlendirmiyoruz burda, ülke yönetmekten söz ediyoruz hem de Türkiye gibi bir ülkeyi! ...
..
Her kışın sonunda, gelirmiş bahar.
Şu gönlüme bahar gelmez kış gelir.
Dertten derde saldı beni nazlı yar.
Şu gönlüme bahar gelmez kış gelir.
Her zaman doğrudur arif’in sözü.
Yüreğime koydun ateşi közü.
..
Ayağın tozuyla “BAĞI” bozar sın
Hoş geldin safa geldin ey zorlu kış
Bazen boran bazen tufan tozar sın
Hoş geldin safa geldin ey karlı kış
Sonbahardan hemen sonra gelirsin
Yazı “GÜZE” çevirmeyi bilirsin
..
Ömürden yaprağı bir bir döktürdüm,
Hazana taş attım bir kış öncesi.
Sinem tarlasını erken söktürdüm,
Tükendim, bak bittim, bir kış öncesi.
Farkında olmadan gençliğim kayıp,
Çekildim kenara yaşlandım deyip,
..
Yıldızlar Dünyaya sessiz bakarken
Soğuk bir kış günü gel ne olursun
Yanmış can evime özlem akarken
Soğuk bir kış günü gel ne olursun
Semaya münhasır naif özlü yar
Bülbüle nazire şirin sözlü yar
..
Soğuk bir kış gecesi....
Yalnızlık kol geziyor sokaklarda... Seni düşünmek huzur veriyor vermesine ama, ruhum seni özlüyor... Derbeder düşünceler, fırtınalar koparıyor beynimde... Ne yana kursam dalgakıranları faydasız...
Sevdalı bir kış gecesi...
Yüreğim susmuyor bir türlü... Bıkmıyor adını anmaktan... İsmin her tekrarlandığında heyecan sarıyor sevdalı yüreğimi... İlk bakış... İlk dokunuş... İlk öpüş... Kasırgalar hiç dinmiyor...
..
Nerden açtı bu yeşil yapraklar
Kış bitmeden baharmı olur
Ya bahar bahar değil
Ya kış kış değil
Ya benimki ayrılık değil
Yada ben ben değilim.
..
Bir kış günü şimdi, kara kış kucağımda
Fırtınalar koptu, elektrik yok sokağımda
Umutlarımı kaybettim yar, senin uzağında
Gel de hüzünlerim, son bulsun be gülüm
Bir kış günü şimdi, hastayım yatağımda
İlaçlarımı aldım, ateşim var yanağımda
..
Bir kış daha çöküyor işte üzerimize. Yine Üşüyorum. Karaköy'den bir vapur kalkıyor binlerce yıllık bir hasrete doğru. Biniyorum son anda yakalayıp. Sıcak çayın dostluğu eşliğinde can kenarından bir yer kapıyorum. Rüzgarlı, soğuk ve yağmurlu bir iş günü, acelesi olan abiler ve telaşlı ablalar arasında sanki ilk defa şehir hatları vapuruna binmiş küçük bir çocuk gibi şaşkın ve büyülenmişim. Aklıma hep ellerin geliyor. Kim bilir şu an belki de ellerin üşüyor. İstanbul bu mevsim soğuktur; biliyorum.
Ne tuhaf işte bir kış daha üzerimize çöküyor ve ben hiçbir şey yapamıyorum. Sen orada yalnız, ben burada yarım. Sabaha düzinelerce serçe soğuktan donup ölmüş olacak. Kimin umrunda? Kış sadece zengin bebeleri için eğlencelidir. Oysa karbonmonoksit zehirlenmesi diye bir şey vardır. Fakir semtlerdeki derme çatma apartmanlarda ya da gecekondu denen bir takım yeryüzü parçalarında başlarına böyle şeyler gelir insanların. Yani işte böyle bir takım kötü şeyler hep soğuktandır biliyorum ama elimden bir şey gelmiyor.
Km bilir belki…, belki bir gün sen elimi tutsan, işte ne bileyim:
Belki hayatı kurtulur her hangi bir ağacın ince bir dalında kafasını, tüylerinin içene gömmek suretiyle hayatta kalmaya çalışan binlerce serçeden herhangi birinin.
..
Ey nefsim, dinle beni! Boş işlerle uğraşma,
Baharım güze dönmüş, kış dayanmış kapıya!
Bırak artık yakamı, hep benimle oynaşma,
Baharım güze dönmüş, kış dayanmış kapıya!
Ey nefsim, dinle beni! Sana içim dökeyim,
Ecel kapım çalmadan, tohumumu ekeyim!
..
Evimde bir kilo odun kömür yok
Korkarım aklımı çıldırır bu kış
Hak saklasın böyle giderse soğuk
İhtiyar anamı öldürür bu kış
Deli poyraz çıkmış çekiyor kürek
Durmadan çalıyor bir yandan düdük
..
bu yıla özgüdür sürem
bahar gibi kış ayı
yeşilde kaldı yörem
bahar gibi kış ayı
attığı kuyu susuz
geceleri uykusuz
..
Bir kış çocuğu gelsin aklına
çöp konteynırları neşesi kaçmış karla dolduğunda...
Yaprağı yağmalanan ağaç soyulmuş derisi sızlayana kadar
ve hali hazırda beklediği bir yel darbesi kadar, o kadar...
böyle bir kışta yüreğin daldığında uzak uzaklıklara,
günler sararmaya başladığnda
ve hazan bir kere daha yaşayıp yaşlandığında
..
Kış deyince soğuk, kar gelir akla.
Soğuk, kar yoksa kışa kış denir mi?
Ne karı, soğuklar gelmedi ki hala.
Soğuk, kar olmadan kış bilinir mi?
Dışarısı buz gibi olsa da içeri sıcak,
Soba ya da kalorifer size açar kucak,
..
Ekim geldi soğuk hava kış geldi,
Yaz, baharsa bize hayal düş geldi,
Çaresisiz halimizden kim bildi,
Yok elde, avuçta zordur kış günü.
Odun, kömür, soba oldu ihtiyaç,
Doğal gazda olsa hep yazar sayaç,
..
Bu ülkenin başındadır belâsı
Yaz gününde kış uykusu uyunmaz
Askerimin verilirken selâsı
Yaz gününde kış uykusu uyunmaz
Kahraman ordumuz olursa heder
Yakın tarihimiz tekerrür eder
..
HASRET
Mevsimler mi şaşırdı?
Yoksa ben mi aldanıyorum?
Oysa şimdi kış olmalıydı,
Beyaz, beyaz karlarıyla,
Bıçak, bıçak ayazıyla; kış.
..
Bir kış sabahı gel geleceksen
Gün yüzü görsün uykusuz gözlerim
Yüzüne dokunayım buz gibi ellerimle
Saçlarına
Kopsun kollarım sana sarılmaktan
Bir kış sabahı olsun olacaksa gelişin
Gökteki bulutlardan önce parçalansın dağılsın hüznüm
..
Gönlümde karanlığın karasın ey kış Yine
Kara haberler biter sanmıştım
Her haber yine vahşi yine kara
Gönlümde karanlığın karasın ey kış yine
Çocukluğumda gençliğimde peşimdeydi acımasızdı fitneleri ahir zamanın
..
Hasretin içimde buz tutmuş iken;
Mevsimler kış olsa ne yazar bana.
Aşkın yüreğimde köz tutmuş iken;
Mevsimler kış olsa ne yazar bana.
Dereler çağlasın aşkın seliyle,
..