1995 YTÜ Mimarlık mezunu.
Uykuyu haram yazmışlar, uykusuzluğu ceza bana.
Kapasam ayrı, kapamasam ayrı dert perdesini gözlerimin.
Kapatana kadar düşünceler çiziyor resmini,
–bir ressam edasıyla – aklıma;
Kapadıktan sonra; rüyalarıma.
Her yerdesin; istesem de, istemesem de…
Hatırlatır seni diye;
İçtiğim aynı bira,
Sigara da...
Tadı b/aşka geliyormuş,
Sen olmayınca.
1+1= 2 eder, aritmetik bu.
Ben kendi başıma mutluyum zaten, 1’im.
Sen kendi başına mutlusun zaten, 1’sin.
Olamayacaksak eğer; 1+1=3;
Aritmetik gibi yaşayalım hayatımızı.
Ama ben sevmem öyle dört işlemi;
Sabah serinliği,
İnsin kaşlarımdan da,
Süzülsün boyun damarlarıma kadar
Diye kapatmışım gözlerimi...
Kafamda birkaç tel saç,
Ayak bileklerime dolanan rüzgara mağlup.
Sıcak bir yaz gecesi var,
Seni çağıran bu şehirde...
Bir de buz tutmamış duygularım,
Uykudan hemen önce.
“En uzun sevdalar; yarım kalanlar”
Demiştin ya Usta’m;
Bende ne şiir, ne yaşanılan tam;
Şuna bir de sen el atsan…
Kalemle kağıt buluşmuş iki arkadaş.
Başlamışlar gıybete-senden habersiz- Sen’den.
“a”yı yukarı çekiştirmişler d’olmuş,
Aşağı çekiştirmişler g’olmuş.
“O”oooo demişler; O’dan neler olmuş…
Dedikodu işte, N’olmuş!
Uzat lacivert gecesine ellerini,
Dokunmayı dene aya bu gece.
Ben buradan dokundum;
Uzak sanmıştık,
Dokunamayız sanmıştık,
Birbirimize.
Sevdiğinin sevdiğini
Sevmek için midir;
Dinlemek bir şarkıyı,
Seyretmek bir filmi,
Okumak bir kitabı,
Tatmak bir yemeği...
Ben her gece yattığımda;
İsmin -iki hece- dualarımda,
Hayalin -bir çehre- rüyalarımda,
Tenin - kor ateş- dudaklarımda,
Saçların -uzanmış-kollarımda
Uyurum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!