Kalbime derinden saplanan, paslı çivi olsan;
Başka çivi seni de söker, der, atardım da;
Namludan henüz çıkmış bir merminin şarapnel
Parça-sısın,
Parça-lamadan,
Parça-lanmadan çıkmayan,
Kararan geceye meydan okurcasına,
Camdan iki kırmızı şamdan
Kaide üstüne yükselen,
Eriyen beyaz mumdan yanan
Alevin göz kırptığı,
Kalbimi saran kılıfı çıkarsam;
Kırma taşları sevmiyorum;
Çıplak ayaklarıma yürüdükçe batan,
İki uzak şehri, aramıza yol yapan...
Kumsaldakiler öyle mi ya;
Dalgalar vurdukça yuvarlanır,
Bastıkça üstüne, acı-tatlı,
Kalem, unutur zaten unutulanı;
Yazmıyorsa üstüne, kağıt da...
Unuttum dersem bir gün;
Sen yine onları dinle.
Tanımak seni, ulaşamamak;
Göklerdeki bulutlara bakıp,
Anlamak yağacağını da,
Şemsiyeyi açamamak gibi.
Düşünmek seni;
Bir sigaranın közünün açtığı yaraya,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!