sarıkamış'ın üzgün örtüsü
gece...
parıldayan yoksulluk
içime tüneyen bu kaçıncı yolculuk
nuh'un dağındayım
aradım gözlerini bir süre orada
sığınaklarımda yakaladığım ölü bir kuşsun sen
çırpınırken gözlerim cellada dönüşen adımlarına
bir kez olsun dönmeni istemedi
sence ucuz aşk romanlarını ansıtan ellerim
siyah beyaz fotoğraflar biriktiriyorum sayfalar arasında
bir mandolin silüeti düşüyor kimsesiz avuçlarıma
ömrüme giydirdiğim
bir sevişme çığlığının
pervasız notasında
kalan
yırtılmış bir atlas öpüşüydü
gözlerine bakmak
alnındaki ter kırışıklığı
bir nehre yuvarlanan
bir dağın kırbaçlanmış sırtından firari
kaya tozlarının
ağlayan ışığıydı sanki…
tan ağardı kollarımda
inceldi pusu
varoşlar anlamsız kaldı rezilliğimde
yaralarım kanıyor
coğrafyama sığabilir mi şimdi kan kokulu sevdam
üstelik bunca acı çöreklenmişken çatlayan damarlarıma
ama bilmelisin/ mutlak bilmelisin
kardelenler senin uzaklığından dem vururlar her akşam
son duraklarda inmiyorum bu yüzden
çekip giderim, giderim artık…
gözlerinin duru siyahlığı
bir sürgün ateşini beslese de arkamdan…
simsiyah bir boşluk uçtu
en kırgın notasından bir ıslığın…
utanan gemiler vardı boğazın teninde
bir çingene kızının çukur yerlerine göçmüş,
bir darbukanın arsız soluğu…/ neylersin
sırnaşık bir hüzün,
1.
şafağın söylediği buydu
gri kızıllık
toprağa kesmiş yağmur saltanatı
çatlamış ellerimde günlerin yorgun soluğu
Seçkin Tanyıldız kimlik geçmeyen bir koy arıyorum
kimliğimi kaybetmeyi düşlediğim bir koyak
Tebrik ediyorum.Bu ne vurucu dizeler.Bir çoğunun hayalini dile getiren dizeler.İyiki varsın ' ŞAİR ' im ve iyiki var ' ŞİİR ' lerin...