Bir korku vurdum düşümde
Elimi kana buladım
Onun boynunda ekose bir kaşkol
Benim ayağımda çamurlu postallar
Tutup ayaklarından sürüdüm epeyce
Ve uzattım diğer korkularımın yanına
Küçük bir yuvarlak içinden
Bana Bakan
Bir çift siyah göz
İçimdeki yangını körükleyen
Bir çift köz
Sönmesin yeşil ışığın
Siz küçükhanım
Siz, benim gözyaşlarımda
Nazlı nazlı salınan beyaz yelkenlimisiniz
Farkındamısınız bilmem
Kara sularıma girdiniz
Saatlerdir kendimi zor tutuyorum
Yüce gönüllü olmak giderek zorlaşıyor
Dilimin ucundaki küfürleri yutuyorum
İçimde eli silahlı bir çılgın dolaşıyor
Dün koyduğun o cıvıl cıvıl resmini kaldırtan
Bir kedi olsaydım eğer
Ekşimiş yemek kokuları arasında bahtiyar
Yine seni düşünürdüm
Yalayarak tırnaklarımı
Yine seni anarak burardım
Beyaz bıyıklarımı
Bırak ruhumu okşamayı
O hala bir çocuk
Aldatılmak nedir bilmediğinden
Sevgini gerçek sanacak
Ya alışırsa sana
Ve hele bir de severse yeniden
Sen hiç kardeşim
Bulgur pilavı yedin mi
Buram buram yükselen kokusuna
Dayanamayıp
İştahla sarıldın mı
Tahta kaşığa
Özlem dolu bakışlarınınızda
Uzun bir bekleyişin
Hasreti dalgalanıyor
Duygularınız taşmaya hazır
Göz pınarlarınızda
Düşük omuzlarınızda
Hiç bu denli çaresizlik yaşamamış
Bu denli hasretle kavrulmamış
Gök yüzüne böyle özlemle bakmamıştım
Bir mucize ümidiyle
Havai fişekler yakmamıştım
Kayığım ıssız bir denizde
Hüzün, fakir sümüğü gibi yapışır
Kimi insana
Sallarsın sallarsın gitmez
Gidecek sanırsın gitme
Bitecek sanırsın bitmez
Geçer elbet dersin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!