Yurdumun aslanları bir savaşa şahitler
Dua ve yeminlerle haykırıldı ahitler
“Çanakkale Geçilmez” demişlerdi şehitler
Yüz bir sene durmayıp, ne hileler seçildi
Uyan artık milletim, Çanakkale geçildi!
Ey birleşik düşman! Kopma maziden,
Unutma geçmişi dinle Gaziden…
Çek emellerini yurt, araziden
Ayağa kalkmamış dolu ana var,
Seni gidi bizi bilmez canavar..!
Dışarıda kar yağıyordu,
soğuktu odam...
Hırkamı omuzuna attım,üşümesin diye,
Kardan Adam...
Güneş çıkınca eriyip,kaybolurdun,
Sen en iyi dostuydun,çocukluğumun,
Başarı sırrına ermekse gaye
Maharet ehlinden olanı getir
Alınır böylece en güzel paye
İşinde liyakat alanı getir.
Emmim dayım alsın dersen makamı
Ne dilinde zikir ne kafada us
Paraya boğmuşlar kalın ensesi
Kendi sözün değil öyle ise sus
Bu modern çağların Kunta Kintesi.
Laf çok kalabalık, sözleri kofta
Umutlar sırtlayıp ufka taşırken
Dertler çelmesine takılan benim
İnsanca gayeyle mutlu yaşarken
Dertlerin ardından yıkılan benim.
Gönül dergahımız aşkın teşkili
Nerde yaşadığın o güzel belde?
Çöl yeşerdi,nehir kurudu Leyla.
Aşkınız dolaştı yıllarca dilde,
Mecnunda sevmeyi unuttu Leyla.
Sana yazdı beyitlerin hasını,
El bebek gül bebek
Büyüttüler sekiz bebek
Bende onlardan biriyim
Belki içlerinde en deliyim
Bir ağabeyim iki ablam
Onlar ne deseler; Tamam...
Bilmem bu kaçıncı?
Yağmurun bu şehri ıslatışı,
Düşen her damla ile,
Ertelenmiş umutların batışı,
Gece,yağmur ve ben....
Ne garip bir üçlüyüz,
Ben aşkıyla dağlanmışım,
Bir goncaya bağlanmışım,
Her dem ona yanmışım,
Açan gülüm solmadan gel.
*
Eller görür diye seni,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!