Ey gönlüm dinle beni
Sevmeyi yasakladım
Kalbimi parçalayıp
Sandıklara sakladım
Sevdim sevdim ne oldu
Kimisi Samsun’lu, kimisi Muş’lu
Ananın babanın gözleri yaşlı
Kurban seçilmişler kınalı saçlı
Destandan ötedir bu Çanakkale
Kimisi Kırşehir,kimisi Erzurum
Üzerine Arap İngiliz yürüdü
Gözünü peygamber aşkı bürüdü
Medine namustu onu korudu
Gelmez sen gibisi Fahrettin Paşa
Gözünü sakınmaz daldan budaktan
Bir bahar gününde rastladım sana
sohbetin ne huzur vermişti bana
Aradığım budur dedir içimden
Sevda şerbetinden iç kana kana
Bir süre sakladım kendimden bile
Gönlüm efkarını dağıt
Hasretine yaktım ağıt
Savcılıktan aldım kağıt
Kime nasıl başvurayım
Yarimden oldum bihaber
Soyum Koloğlu'dur Türk'ün soyundan
Felekten aldığı gurbet payından
Dedem yola çıkmış Gorgor köyünden
Atmış bir(61)de benim,benim elli beş(55)
Bütün kardeşleri hepsi kol kola
Görünce çözüldü dizimin bağı
Geldi de geçiyor sevmenin çağı
Ferhat olup delsem kocaman dağı
Şirin olur musun menekşe gözlüm
Güzelliğin mahcup eder gülleri
Gözlerine baktım dünyayı şaştım
Pusulam olaydın ela gözlü kız
Uğruna çölleri dağları aştım
Yollarım olaydın ela gözlü
Mecnunca aradım Leylayı çölde
Bal,baklava,keşkül,sütlaç da neymiş
Kaymak reçel pasta helva da gelmiş
Revani şam tatlı tulumba elmiş
Sultanımdan özge tatlı görmedim
Profiterol var midemi bozar
Parça parça olmuş İslam alemi,
Cahiliye devri geldi gene mi?
Yazdıkça tükendi gönül kalemi
Derin uykulardan uyan Müslüman
Kafir fitne vermiş bizi süzüyor
ustam eline diline yüreğine sağlık...