Yokluk hemen yoldaş olur
Bela gelir seni bulur
Gece, gündüz kurtlar ulur
Gitme gurbet ele gardaş
Cadde, sokak yoksul taşar
Arguvan, güzeli kafama yattı
Peşine düşünce kaşını çattı
İki laf yerine bir tokat attı
İçimde çok özel sözlerim kaldı
Yalvardım, yakardım aniden durdu
Deve olur, birden pire
İki taraf verir fire
Koymaz huzur eve gire
Kan davası çözüm değil
Evladını bomboş yere
Kefil oldukların sefil dururlar
Ödeme zamanı çabuk dururlar
Peşinden koşturur seni yorarlar
Kefillik kefeni giymek demekmiş
Çaba harcar girer senin gözüne
Hep masiva kaldı huyu
Kendi tektir yoktur soyu
İçti ab-ı hayat suyu
Kim bu dersen adı Hızır
Duruşu hep masum yüzlü
ESMÂÜ’L HÜSNÂ’ ya, saygı duyanlar
Ölümü düşünüp kaygı duyanlar
Bu çağrı çaredir baylar, bayanlar
El Hakk’ka, yönelen beden kurtulur
Es Samed’in, lütfu ile doyanlar
Dertli mahkumlarla dolu orası
Geçmiyor ki geçe vicdan yarası
Oğluna gelir öç alma sırası
Mahpusluk hayata ara vermektir
Avluda düşünür volta atarsın
Malatya iklimi dört mevsim canlı
Altın kayısısı dünyada şanlı
İnsanı hem yiğit hem sıcakkanlı
Malatyalı olmak bir başka güzel
Daima okudun, okutmak için
Öğrendin, öğrettin hem de o biçim
Hakkın ödenmezse burkulur içim
Öğretmene değer biçilmez imiş
Yedi yaşımdayken elimden tuttun
Merkebin etini, mal eti ettik
Sucuk olsun diye bumbara yittik
Helali bırakıp, harama gittik
Günahı işleyen el olmaz olsun
Zonguldak’ta, kedi, fareyi besler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!