giz düşü mü aşklar,
izdüşümü mü yoksa gerçeğin?
ne Pamuk'un Ka'sı çözebilmiştir,
ne Mısır Ra'sının gücü erebilmiştir,
ne de güz kasım'ın karaCa'sı...
sismik dalgalarla beraber
politeist özgürlük esintileri
ayine duruyor, halay bağlıyor
antik çağların
mitolojik efsanelerinden devşirme hallice,
korku dolu bir o kadar saçma;
Ben, devasa şehirlerin yalnız insanıyım.
Şehirler balina, ben kayıp bir yunusum,
yani deryada balık ya da balıkta önemsiz bir hususum.
Ben, kalabalık şehirlerin yalnız insanıyım.
gönül teline çoşkunun şelpe attığı
döne döne geçen demler
ayakları yere değmeyen ütopik hayaller
ardından gardından
o yıllar o sular o tuzlarla başladı
ansız soğuk bir sarsıntı
geçenlerde yine
ıslanmak üzereyken
melankolik bulutlar altında
ve dilencisiyken
bir motivasyona
bana bir gül dedi
Ah o saçlar Kızıl Ordu
Yüreğim Mançurya
Alev alev olsun ortalık
Bitmesin bu işgal
Bitmesin bu furya
ortada mı kaldım
yeriyorum
sağda mıyım solda mı
yeri artık dinliyorum
belki de kulağı var
dinle dinle
masmavi umutlar
gökçe muratlar yönetiyorken bizi;
alaylısı değil,
halaylısıyken yaşamın;
bizler de dağ gibiyiz,
nitekim kollarını açmış zirveler bizi bekler...
Kara çalmak Tanrı adına
En sevdiğimiz,
Yırtmak isterken perdeleri
Dramatik bağımlılık esiri bizler...
Ahlak pazarında tezgahlar kuruyor boyuna
Özgürlük esiri benler.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!