-Karanfiller Solmuyor Şiiri - Türkan Dinçer

Türkan Dinçer
23

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

-Karanfiller Solmuyor

Deniz koyar analar, çocukların adına
Bilmesinler kölelik, yanmasınlar od’una
Anlayıp özgürlüğü, bir varsınlar tadına
Kurtuluş devrim diyen, karanfiller solmuyor
__Yıllar geçti aradan, hala yerin dolmuyor

Adınız türkü olup, söylenir telden tele
Yolunuz ışık olup, akıyor gölden göle
Sesiniz yoldaş olup, dolaşır dilden dile
Seri ateşe koyan, karanfiller solmuyor
__Yıllar geçti aradan, hala yerin dolmuyor

Yağlı urgan ucunda, sallanırken üç fidan
Gülüyordu arsızca, yurda ihanet eden
Bilmiyordu tükenmez, senin yolunda giden
Beyaz çarşafı giyen, karanfiller solmuyor
__Yıllar geçti aradan, hala yerin dolmuyor

Bahar umut demektir, fidanları ektiniz
Sabahın tan yelinde, yürekleri yaktınız
Giderken urganlara, korkusuzca baktınız
Devrimi içte duyan, karanfiller solmuyor
__Yıllar geçti aradan, hala yerin dolmuyor

Nasılda yanıldılar, unutturduk sananlar
Gömüldüler tarihe, hain diye asanlar
Yaşatılıyor her gün, rüzgâr gibi esenler
Ölümü hiçe sayan, karanfiller solmuyor
__Yıllar geçti aradan, hala yerin dolmuyor

06.05.2007
00:25
Deniz, Yusuf, Hüseyin ve arkadaşları
Unutulmadı, unutulmayacak. Onlar hep yaşayacak)

Türkan Dinçer
Kayıt Tarihi : 6.5.2008 15:29:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Halk Denizleri Neden Benimsedi? Siyasal düzenin halkın güvenini kazanamadığı ölçüde Denizler de halk tarafından benimsenmiştir. Aradan geçen 30 yıla rağmen ne unutturulabilmişler, ne olumsuz bir örnek haline getirilebilmişler, ne de ulusal kurtuluş davalarından koparılarak 'eşkıya' haline sokulabilmişlerdir. Halkın gözünde tek ve devrimci bir gençlik görüntüsü Denizler ile vardır. Denizler ne şekilde halktan koparılmaya çalışılırsa çalışılsın bu mümkün olmamıştır. Durdukları yer doğrudur çünkü. Onlar parlamentarizmin demokrasi aldatmacalarına kanmamışlar, halkın sisteme olan inançsızlığının açık, net sözcüleri olmuşlardır. Deniz'i bir efsane haline getiren olaylardan biri, yakalandığında dönemin İçişleri Bakanı kendisini aşağılamak isterken ona verdiği cevaptır. Bakan 'Bu pejmürde kılıklı adam mı halk kurtuluş ordusunun komutanı? ' dediğinde Deniz başı dik 'Ordu muhtırayı verince sizin ne olduğunuzu da gördük' diyerek cevap verir. Türk halkını temsil etme yeteneği olmayan, ondan olmayan, Batılı ve halk düşmanı bir parlamenter gelenek 27 Mayıs'tan sonra bu sefer elleri kelepçeli devrimci bir gencin bu sözleri altında ezilecektir. Denizleri o parlamentarizmden ayıran ne varsa halk bugün ona sahip çıkıyor ve Denizler bu yüzden dimdik ayakta hatırlanıyor. Alıntı

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Melek Ayaz
    Melek Ayaz

    Firari adreslerde, camın buğusuna, parmak ucuyla yazılmış bir söz, hasret...Kum saati içerde, gün ışığı düşmez sabaha, çeyrek kalmışken, özgürlükte duruverdi...Hasretimden yüreğimdeki denize hüzünle sarılıyorum..öfkem özgürlükteki Kelepçeye..Yaralarımı kapar uyanırım, avuçlarıma alırım, serçe hafifliğinde geceyi..bir idamlık öpüşü seyrir dudaklarımda..Ey tarih duy doyrulayıcı sesimizi...Karanfiller Solmuyorki...
    Kalemine, yüreğine, selam olsun sevgili şaire...tam puan
    melek ayaz

    Cevap Yaz
  • Ergin Erol
    Ergin Erol

    Onlar halktı.Onlar sendi-bendi, bizdi.Çıkabilen sesimiz,haykırışımızdı onlar.Karanlıktan ışığa uzanan, onur ve barış mücadelesinin meşalesiydi.Geçmişte onları sorgulayan kafalar şimdi güzel vatanımın düştüğü durumu görünce ' keşke 'diyorlar.Evet sevgili Türkan hn.daha yazacak çok şey var.Ben o koca yüreğinizi kutluyor sevgi ve selamlarımı gönderiyorum Eskişehir'den.Saygılar...

    Cevap Yaz
  • Sengul Deper
    Sengul Deper

    Deniz, Yusuf, Hüseyin ve arkadaşları
    Unutulmadı, unutulmayacak. Onlar hep yaşayacak)
    Kutluyorum duyarli yuregi,unutulmadilar unutulmayacaklarda

    Cevap Yaz
  • Haydar Bibinoğlu
    Haydar Bibinoğlu

    Denizleri yok ettiğini sananlar, onlar için üzülenleri de vatan haini ilân etmişlerdi. İlk öğretmenlik yıllarımda bu gerçeği görmem, tüm düşünsel yaşamımın ve tutarlılığımın kaynağı olmuştu. Denizlerin asılmasından üç hafta sonra, göz altına lınmış; ve onlara üzülmem bile, işkenceler altında sorgulanmıştı. O üç fidanın ölüme meydan okuması, bana da güç vermiş ve işkencecilerin önünde bir an bile eğilmemiştim. Gençliğimin verdiği heyecan ve deneyimsizliğim yüzünden, bu dik duruşumu gururla anlatmıştım arkadaşlarıma. Kısa zamanda; benim bu tutumumun, onların ölüme yürüyüşlerinin yanında ne denli silik kaldığını kavramış ve kendime karşı mahcup olmuştum.

    Daha sonra, çalıştığım köyden bir genç, askerliğini bitirip evine döndü. Ne yazık ki adını anımsamıyorum. Askerliğini jandarma olarak yapmış, boylu poslu biriydi. Denizleri mahkemeye götürürken, kendi bileğine kelepçelendiğini; ölüme götürülürken kendisinin de görevli olduğunu söylemişti. Asılırken sehpalarını kendilerinin korkusuzca devirdiklerini anlatırken, sanki bir efsaneyi anlatır gibiydi. İlkokul mezunu bu genç, onların yanında bilinçlenmiş ve bilenmişti.

    Her 6 mayısta ve Denizlerden her söz açıldığında o genç gelir usuma. O duygulu, o etkilenmiş yüz mimiklerini hiç unutamam.

    Yüreğin ve kalemin susmasın.

    Cevap Yaz
  • Muharrem Elmacı
    Muharrem Elmacı

    Şiir tekniği yönüyle harika olmuş. Önemi asla unutulmayacak bir yara da dile getirilmiş. Sayın Dr. İrfan Yılmaz Hocamın da belirttiği gibi ülke ta yıllardır değirmen gibi kendi evlatlarını öğüterek bir takım siyasi ihtiraslı, kart politikacıların daima arpalığı olmuştur. Denizlere, halk bu işten anlamaz tek yol devrim, demokrasi de nedir, hala çoban manken oyu bir mi.. asker artı biz zihniyeti.. gazı verip, sokaklarda o idealist gençleri itmemişler mi?Hala o gençleri kullanmıyorlar mı ki? Bunu sağı da soluda yapmıyor mu? Biz hala dedemizin seçmeni olduğu zatı muhteremlerin egemenliğinden kurtulamadığımız gibi torunlarımızı da onlar yönetmeye çalışmıyorlar mı? Egemenliklerine ya da hırsızlıklarına azıcık dokununca adı bile yarım, güdük demokrasiyi ne hale getirmiyorlar mı? O gençlere hayda bire diyenler sağdan da soldan da tesadüfen de olsa ölen çoğu fidan denecek yaştaki gençlerin eline silah tutuşturanları bu halk temizleyebildimi? Gençliğinden beri ülkede kendini kargaşanın tek mümessili gören zat kaç yaşında allah aşkına? Hani demokrasi ile yönetiliyorduk ya? İnşallah bundan sonra böyle şiirler yazma konusu bulamayız. Allah bu düşüncedeki, ülkemize zarardan başka faydası dokunmayan, eli kirlilere fırsat vermez, bizlere de hafıza kaybı yaşatmaz. Ah benim yüreği yanık duygulu hemşehrim, tekniğine, şiirdeki duyguya, konuya 10 veriyor, tebrik ediyorum. Selamlarımla. Muharrem ELMACI

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (12)

Türkan Dinçer