Türkü söylemeyi derhal keserdi
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Su ile taşardı yelle eserdi
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Ya bir çeşme ya bir kuyu başında
Bir de olacaktın bu genç yaşında
Deliceoğlan yazardı mezar taşında
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Elinden atardı mızrabı sazı
Tutulurdu bülbül gibi avazı
O an öğrenirdi işveyi nazı
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Delirir giderdi çöller aşardı
Mor dağları kaşık ile deşerdi
Kızıl ateşlerde yanar pişerdi
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Bahar bakışını yaz gülüşünü
Ezberler süslerdi gece düşünü
Tutamazdı kanlı gözün yaşını
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Zülfünden öğrenip tekrar elifi
Unuturdu halef ile selefi
Gamzenle işlerdi aşktan gergefi
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Yahya değilim der şansa söverdi
Saz yerine dizlerini döverdi
Allah korusun ya seni severdi
Bir görseydi seni Karacaoğlan
Kayıt Tarihi : 21.4.2007 23:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!