Kapı tokmağı,
Kapının kulağı olmaz mı kapı tokmağı.
İstersen zile bas,
Kapının zihni olmaz mı kapı zili.
Olmadı yumrukla,
Kapının ruhu olmaz mı kapı tahtası.
Yeter ki iletişim bilişime yol olsun.
Can olsun yolunda giden yurduna varan.
Kapı tokmağı vurulur.
Zile basılır.
Kapı yumruklanır.
Kapının asabı olmaz mı?
Asap boz mı?
Benliğim bana çarpar.
Ben benliğime…
Kapının arkasında kadınlar
Kapının önünde erkekler
Pencerede kızlar
Bahçede çocuklar
Bu bir mahallenin bir evi.
Evde ne kadın var ne de kapının önünde adam var.
Kapıda kim var.
Çocuklar okulda kızlar üniversitede.
Mahalle nerede?
Bayrama gitti bu gün mahallenin pazarı.
Kapıda kapı var.
Polis saklanmış içeri.
Kapıda suçlu var.
Aç kapıyı yakala beni.
Adamın oğlu polis.
Adam kafayı üşütmüş oğlunu kovalıyor.
Oğluna yakalansa ila da karakola gidecekler.
Kapı ne yapsın kapıda kapı.
Adam kapıyı çalmış.
Evinin kapısı yapmış.
Oğlu polis çıkınca yakala beni diyor.
Doğruluğunu unutunca suçunu itiraf ediyor.
Bunayınca böyle olur.
Adam evinde donsuz gezince.
Bunayınca evde kim var kim yok bilmez.
Bir an donsuz halinde donsuz gezmiş bulunur.
Böyle bir şey hafıza.
Beni benliğine dolaşır.
Zekâ şeysi.
Zihin çizgilenmesi ruh düzleşmesi.
Adam kapıyı niye çalmış.
Adam kapıcıymış.
Marangozmuş ve çalıştığı marangoz dükkânında patron parasını eksik verince kapıyı çalmış.
Daha doğrusu eksik alacağı yerine kapı yapmış kendine.
Aslı astarı patronu o zaman bunamak üzereymiş.
Yanlış hesaplamış.
Aklı doğrulanınca kalfasının parasını vermiş.
Ama kapının hesabı görülmemiş.
Kapıda kapı.
Kalfası bunamış kendi sapasağlam dövülüyor.
Adam bunayınca pişmanlığı doğrulanıyor.
Polis oğlu Nevzat, babasını idare ediyor.
Baba oğul oyunu oğul babaya oyununa çevrilerek.
Kızı, Nilüfer felsefe okuyor.
Gelsin tezine konu edinir bu durumu.
Çok filozoftur.
Hayat zihnin bir oyunudur.
Zekâ kıvrımı akıl kısalığı.
İnsan kafasının içinde büyür.
Bedeni kafasının içindedir.
Anası bir kere doğurur.
Kendi kendini bin kere doğurur.
Uzuvları uzar büyür.
Kısalır ve yumulur uyur.
Kafatasında beyni vardır ama kendi de kafasındadır.
Eşyası olmasa dışarıda tutunamaz.
Canlı bir evrim devinimiyle kafasının içine girmiştir.
E kafa var kafa var.
Adamı taşır mı taşımaz mı?
Geliştirmesi lazım insan kendini.
Kafalı canlının atası kabuklu canlılardır.
Misal salyangoz salyasıyla gider.
Ürkünce kafasının içine saklanır.
İnsan akılsal olarak kafasının içindedir.
Nilüfer, böyle konuşurken.
Liseye giden kardeşi Elif’te onu dinler.
Elif ona soru sorar.
Asıl Elif filozof, Nilüfer ise iyi hikâye eder.
Bu kızlarda iş var.
Elif kitap yazar.
Kendi günlük tuttuğunu sanır ama felsefi denemedir.
Yazdıkları.
Anneleri Melahat çok psikologdur.
Doğuştan psikolog.
Değişik bir ailedirler.
İşte babaları Mansur kapı çalmasaydı iyiydi.
Annelerinin psikoloji kitapları okuduğunu kimse bilmez.
Ara sıra sosyolojide okur.
Mahallede bu aileye delibozuk aile diyor.
Deli değil de delibozuk.
Normal değiller az deliler.
Nevzat evlidir.
Bir oğlu bir kızı vardır.
Kızı masada uyur.
Oğlu sandalyede uyuya kalır.
Çocuk masanın altına saklanır.
Bu kız masanın üstüne çıkıp uzanır.
Çocuk sandalyeyi at araba yapar.
Bu oğlan sandalyeyi uyutur.
Kendi uyuya kalır.
Yenge.
Yengeleri Munise çok muhlistir.
İçten cana yakındır.
O kadar ki karşısındaki insanın içindedir.
En çok polis Nevzat’ın içindedir.
Bir gülüşle hop Nevzatın içinde yengemiz Munise.
Çık bir çıkmaz.
Nasıl yani.
Nevzat hiç eşine ilgi alaka sevgi göstermez.
Göstermesine gerek kalmaz.
Dışında değildir ki Munise içindedir.
Munise’sini görünce.
Munise’si gülünce.
Hemen kendi de güler.
Hali bir tebessüm alır ki mutluluk delisi oluverir.
Birden.
Ve bir heykel gibi bakışırlar bir birlerine.
İki heykel gibi sarmaş dolaş uyurlar.
Çocukları aralarına hiç giremez.
Onlarda biri masanın üzerinde biri sandalyede heykel gibi dururlar.
Nevzat işe gitsin.
Munise yine iş aramaya gitsin.
Her şey bozulur.
Çocuklar bir yaramazlık yapar ki hiç yaramazlık yapmıyorlar gibi görünürler.
Her şey kafalarındadır.
Öğle düzenli ve planlı hareket ederler ki.
Evi dağıtmak şöyle dursun evi toplarlar bile.
Ev değişmiştir kimsenin haberi olmaz.
Çünkü aile bu kendi kendine alışmış, alaşımlıdır.
Munise her gün iş aramaya gider.
İş bulamaz.
Ama Nevzatını ama nevzatını işte bulur birlikte dönerler.
Kayıt Tarihi : 22.5.2023 11:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!