Arkadaşlarım bilirler, her gün yazı yazan bir insan değilim. Bazı zaman iş yoğunluğundan dolayı, edebiyattan uzak kaldığımızda oluyor. Hem okuyanı hem de yazanı yorar her gün bir şeyler karalamak zorunda olmak, böyle hissetmek kendini... Ne kadar da güzel yazıyorsanız yazın.
Tamam, edebiyat ve onun dallarından olan şiir, mutlaka çok güzel, çok faydalı bir olgu. Okumanın ve yazmanın hazzına vardı mı insan, kendini alamıyor bu işten. Nasıl ki sigara bir alışkanlıksa ’’Kötü de olsa’’ nasıl ki içki bir alışkanlıksa, kolay kolay bırakılmıyorsa, okumak yazmak da aynen böyledir. Sigaraya, alkole, genellikle çok küçük yaşlarda başlanır. Edebiyatta çok küçük yaşlarda girer kanınıza, ruhunuza... O güzel alışkanlığı edindiyseniz küçük yaşlarda, yaş ilerleyince, isteseniz de bırakamazsınız. Hem de gözlerinizin bozulması pahasına bile vaz geçemezsiniz...
Bazen kalemde yorulur, yürekte... Kendini tekrar eder durur insan zaman zaman yazılarında. El etek çekmek, dinlendirmek lazımdır kalemi yüreği ve beyni... Hayat sadece okumak ve yazmaktan ibaret değil. Sevdiklerimize de zaman ayırmalı ki aslında yazıların bir çoğunu da besleyen, insan ilişkileridir...
İki sınıftır bana göre edebiyatın hizmetkarları. Bu işten kalemi ve kelamı ile para kazananlar bir de bizim gibi hobi olarak yapanlar. Edebiyatı paraya tahvil etmek o kadar kolay değildir. On binlerce kitap okumak lazımdır daha öncesinde. Binlerce sayfa yazmış olmak lazımdır, bir yerlere gelmek, adı anılmak için.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta