Gülümsenin, öylesine,
Ardındaki bakışın varya! ...
Dargın biraz, üzgün,
Ve çaresiz,
Sarılmış Dünyaya.
Beni sana bağlıyan,
İstanbul’da başladı yaşanmışlığım... Bu şehirde,
Ne şanslıyım.
Var oldukça tarihinde; asaleti yaşamış
Ben değil belki ama
Kokusunu teneffüsüm bile;
Kaderime yazılmış,.
Bu akşam yine aşık oldum,
Taç giymiş haline ey Halic.
O kadar güzelki batışı güneşin üstünde.
Tutunmak istedim salınımlarına.
İstanbul serilmiş gökyüzüne;
Altında uzanmış da Altın Boynuz,
O zaman...
Yaşamın;
Bütün renklerini gördüm,
Bir resim gibiydiler.
Doğma zamanları vardı,
Toprağın kokusunu hissedebilecek bir yerde yatıyorsan eğer,
Ne mutlu sana, doğa tüm tazeliğini sana verecektir.
Tüm enerjini alacaksın ondan. Mutluluk dolacak için mutluluk kokacaksın.
Nefesini çektinmi şöyle bir içine doğanın; hissedeceksin, yaşamak ne kadar güzel. Ayakların basıyor ve gözlerin görüyorsa, mutluluğu terketmemeli ellerin. Bir yerinden yakalamalı onu .
O gün; tüm güzelliği ile sana ait olmalı sevdiklerin,
onlara hiç kızmamalı onları kırmamalısın; onlar seni üzse ve İincitseler bile …onlara yaşamanın tadını anlatmalısın…ANLATABİLDİĞİNCE.
Yalnızlığında hayatın koca bir ömür yaşamışım.
Sen varmışsın sanmışım.
Yokmuşsun.
Aldanmışım...
Bir kadehlikmiş arkadaşlığın.
Bir menfaat içinmiş gülüşün.
Allahaısmarladık
Çok derin bir acıyı,
Anarken yudum yudum.
Ben bu akşam derdini,
Gözlerinden okudum.
Öylesine divanda
Yaşlamışta başını
Elleride koynunda
Tekrarlamış hayatı
Hüzünlüymüş çok belli
Hayat
Senide sevdim.
Ama hayatıda.
Sen hep kızdın, bana.
Ama hayat hiç, kızmadı.
Sen
Avuçlarımda bir parça,
Toprak kaldı;
Koskoca heybetten.
Yürüdüğünde yer sarsırılırdı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!