Köz düştüğü yerde küllenir mi?
Kaldırımlar da yanar sokakların figanı
Paramparça ökçesiz ayaklar tuz banar
Havale edilmiş gözyaşlarına bulanmış bulut
Acıların yağmuru mu anneler.?
El açtım tan vakti dualıyım ey Tanrım
Yakarışlarımı işit kulluğuma say
Varsın ırak olsun ayaklarının altından çek
Denk midir ki bunca dökülen gözyaşı kana
‘’Yoksun kalmışsa evladından gayrı ne çare’’
Kevser-i Cennetin.
Düşünceyi yordum çıkmaz sokaklar
Hayalini sordum çıkmaz sokalar
Kanadımı kırdın çıkmaz sokaklar
Gül benizlim güzel soylum nefesim
Feryadı çığlığım kilit kafesim.
Sukutu yasında beşikler
Sarıp sarmaladığın anne
Uykusuz gecelerine çivilediğin
Ninnilerin sesi
Çınlıyor kulağımda her an
Matemi karanlığında yıldızlar.
Hangi romana hangi şiire
Hangi lirle anlatsam seni... Ey acı ey acı ey acı!
Çırpınır kanatların altında can havli mecalin
Sökün eden bir çığın hükmüyle sürüklenir
Taşkın heyelandır yüreğim.
Güz soğuğu gibi donuk uğultulu kalabalıklar
Kısılmış çıkmaz ölümdür sessizliğin
Ak mermerinin kışı...Ey ateşten yakıcı tabut!
Kaç bıçak yarasıdır ömrün?
Kayıt Tarihi : 22.10.2025 14:56:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!