çürüyen çağların dişlerinde
ısırılmış etimin kanı kurudu
ortaçağ cadılarının boyunlarına asıldı kimliğim
dipleri bataklık lanetlenmiş saçlarımın
Havva’nın kırmızı elmasıydım sunuldum
aldatandım, yerim yoktu cennette kovuldum
gözlerimin sürmesinden aktı katran tarihim
ne vakit yazıldı kara talihim
Artemis’tim kırk mememden sulandı tarlası insanlığın
İnanna’ydım Sümer’in ay yüzlü güzeli, çivi ile yazdıran aşkı
adım Kibele Anadolu’unun anası, tenimde Frigya bereketi
Athena’yım ruhumda esin perisi
bakireliğimden aktı barışın nehri
eyy kıskanç gök tanrı yere düşürdün yüzümü
bereketimle yeniden yarattım yeryüzünü
kutsal kitaplardan silsen de ismimi
yazacağım yıldızlarla karanlığa isyanımı
yok olmadan doğurduğum ateşin küllerinde
doğacağım anka kuşu gibi yeniden
anlatacağım efsanesini gelecek çağların
çekilin yoldan, geliyorum tarih öncesinden...
8 Mart 2020
Nurbanu KablanKayıt Tarihi : 4.5.2024 11:37:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kadınlar Gününe yazıldı.
TÜM YORUMLAR (1)