İSTANBUL BAĞDAT EKSPRESİ
İstanbul Bağdat Ekspresi;
İstanbul Bağdat, Bağdat İstanbul arası çalışır
İki şehir arasında yolcular taşır.
Yolcular iner, yolcular biner…
Meydan-Ekbez istasyonunda çıktığı gibi
Girişte yapar
İlk istasyonu İslahiye
Yolcular iner, yolcular biner…
Yıl 1960, ay 3 ağustos, gün Pazar
İslahiye tren istasyonu hareketli
Bir genç var ki gönlü kasvetli.
Yolcular iner, yolcular biner.
İslahiye’de sevda rüzğarları eser
Amonos’lardan çam kokusu, reçine getiriz,
Sofdağı’na doğru tozu, dumanı nefes keser
İslahiye tren istasyonu hareketli
Gönül dostu, gönül sızısı bir yolcu götürür
Bir genç var ki… O genci bitirir,
Yolcular iner, yolcular biner…
Binen yolcular içinde bir kız var
Onbeş yaşlarında,
Kısa saçlı, siyah gözlü, ince belli
Yanında babası, anası, iki kız kardeşi
İslahiye’de ayrıldıkları için
Üzüldükleri belli.
Hele onbeş yaşındaki Ankara’lı kızın
Siyah gözleri nemli.
Kalbi küt küt eder.
Yolcular biner, yolcular gider…
Bir kanpana sesi
Tren kalkar,
Amanos dağı devrilir sanki başa.
Demir çeneli ejderhanın mırıltısı, tıslaması
Buğulu, kızgın nefesinin gürültüsü…
Gözler konuşur diller lal,
Alır götürür gönül dostu, sızısı yolcusunu
Katar penceresinde titrek sallanamayan el.
Yolcular biner, yolcular gider…
Bağdat İstanbul Ekspresi
Gül alır, ateş bırakır
Can götürür, yar götürür.
Gönül sızısı, kara sevdayla cebelleşir.
Yolcular biner, yolcular gider…
Kara tren, kara yüzlü tren
Kara tren, soğuk yüzlü tren;
Yakar ateşi bitirir,
Mecnun’un Leyla’sını
Kerem’in Aslı’sını götürür.
Yolcular biner, yolcular gider…
İslahiye istasyonunda kalan
Bir yumruk yürek
Bir kiprik vuruşuyla bir koca ırmak.
Yolcular biner, yolcular gider…
03.08.1960 – İslahiye
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ - İstanbul
Mustafa Yılmaz İsmailoğluKayıt Tarihi : 2.6.2014 13:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!