Gözleri morarmış
dudak boyası kaymış
bir fahişe
adı deniz;
kim bilir,
hergün kaç kişi
martı misali
dalış yapar bakireliğine......
İstanbul;
belkide
bir köprü altında
iki dudağın buluşmasında
kirletilen sevdadır...
İstanbul;
Beyoğlu
Tarlabaşı'nda
kapkaççı
soyguncu
yada bir tinerci çocuk
bir poşette zehire dönüşen
hayata ağzını gömmüş
gece çığlığı
yüreğe düşen;
bir korku gölgesi....
ve tarihin utanmazlığı
göbeğini açıkta bırakmış
kadının İstiklal'deki yüzü
sarhoş olmuş bir kent
sarhoş olmuş çağ gibi
amansız ve anlamsız.....
İstanbul;
mitlerden kalma
bir atena cilvesi
aşkta tanrıların büyüsü
yada kırılmış bir padişah bardağı
belkide çağların gemisinde
üst üste yığılmış
zincirin pası gibi,
sararmış bir duygudur
İstanbul.....
İstanbul;
iki medeniyetin sevişmesi
yada gayri meşru bir ilişki
iki kıtanın dar boğazında
sıkışmış bir trafik
devrin kazasında
inleyen bir yaralı
yüzlerce
ezan ve siren sesinde
bir ölüm duygusu
ne yaşar nede yaşatır....
İstanbul;
dünden bu güne
zenginlerin
şiş göbeklerin
ve sarışın dilberlerin kahkası
yada şarap kadehlerinde
ıslanan vicdan gibi
uçan zenginlik
Avcılarda
vurulan bir simitçinin
yüreğinde saplanan
hançerdir İstanbul....
İstanbul;
kime bakıyor Galata kulesi,
ruja bulaşmış kız kulesi
kimin fısıltısında
aşkı yaşamış, yere batan sarayının
Tanrıçası Medusa
yada surları boğan
beton dalgasını
ve yeraltına çekilmiş
metro yeraltına
çekilmiş hayat gibi
umut kıran güzelliğiyse
başka şiirdir....
ahşap binaların yangınında
resmi yanan şairin
anısına bağlıyım diyen
Şairler yazsın bu şiiri...
Kayıt Tarihi : 10.5.2005 14:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Akdoğan](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/05/10/istanbul-309.jpg)
TÜM YORUMLAR (4)