Gözlerinde kiracıyım,
Sözlerinde mülteci.
Vatanımdan kopmuş gibiyim;
Yabancıyım işte,
Teninde öyle eğreti.
Kasımlar bahar karası,
Yılın on iki renginde.
Nefsi müdafaadır,
Eylülün soğuğa direnişi.
Yazdan gelip;
Sonbaharı üvey beller gibi...
Steril bir kalp diliyorum sana
Ve yağmursuz gözler.
Kırışıksız bir gökyüzü diliyorum,
Bulutlar diliyorum;
Gece makyajını silen.
Ruju taşmamış bir ömür
Aylak bir vapurun peşindeyim,
Dalgaların dalga geçtiği.
Kanatlarım göç yorgunu,
Minareler evim;
Rızkım camii avlusu.
Pencerem,
Boş bahçesine bakar gri bir lisenin.
İçimde servislere dağılır çocuklar,
Bense yürüyerek eve dönerim.
Her günün erkenden akşam olmasından;
Kasımın gelişini bilirim.
İçimizdedir harbin tek meşruiyeti,
Atadan kalmışsa kokuşmuş bir miras;
Tüm genç fikirler kazan kaldırır; biraz biraz,
Ve isyan ederler mirasa hep bir ağızdan,
Artık eskisi gibi olmayacaktır bunu taşıyan.
İsminden dahi emin değildim,
Sen korktuğum, sen emin olamadığım
Ama dua edip yaltaklandığım Tanrı gibiydin.
Ama hatırlıyorum sarıldığın erkekler kumraldı,
Uzunca kollarıyla seni sarardı.
Hava
Yatağın kadar yumuşak bugün,
İnsanın yanına uzanası geliyor.
Tenin
Bir yuva kadar sıcak,
İnsanın sığınası geliyor.
Adına dilediğim şarkılar gizli,
Her bir kar tanesinde.
Notalar
Mevsimini şaşırmış,
Kış makamında çalınıyor
Bütün türküler.
Vücudunda türlü kanamalar tespit edilen ülkem;
Kan istihkakıyla beslemişse bu toprakları,
Kutsanmış bir bayrağın altında
Bu millet;
İki yakasını bir araya getirecek.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!