Kış dayandı kapıya...
Ve, bilirsin ben kışı hiç sevmem.Tek güzel tarafı senin ikinci mevsimin olması güzel gözlüm.
Ben; bir yazı severim.1.mevsimindir senin.Günebakanlar açılır.Güneşe dönerler yüzünü.Bir güneşe dönersin,bir bana.Ben bir arı misali gizlenirim taç yapraklarının arasına özüne inerim.Karışırım her bir zerrene.İnerim oradan ruhunun derinliklerine.Bir sen olurum bir ben...Sonrada biz olur bütünleşiriz.
Ben; bir de sadece ikinci kez özünü görmek için tüm nefretime ragmen kışı severim.Sevmek te bu değilmidir ki zaten! her şeye rağmen bir parçada olsa yaklaşabilmek...Ve sana yaklaşırken rüzgara ve soğuk havaya inat,kokun gelmeye başlar...Mevsimindir zira! ! ! Ekruı ve turuncunun harmanıyla nergis kokuları saçılır dört bir yana...İçime çekerim uzun uzun...Mest olur kendimden geçerim...
Ağır aksak, bir gözü kör,aşka müebbet giymiş bir sevda bizimkisi.Çoğu zaman tecrit edilmiş,susmaya mahkum.Bir yürekte sıkışıp kalmışız.Ne ben kendimi atıp çıkabiliyorum aydınlığa,ne de sen tutabiliyorsun semayı avuçlarında.Bir yalnızlık senfonisi bu.
Sıkışıp kaldık,tıpkı, koca şehir İstanbul gibi kalabalıklar arasında.
Tan vaktinde yıkadı yağmurlar şehrimin sokaklarını.Şimşekler çaktı,bir yerlere düştümü, yıldırım bilinmez.Bildiğim,senin yıldırımlardan önce yüreğime düştüğün.Bir çok şeyin anlamını yitirdiği ,yaşamın kıyısında med /cezir e teslim zamanlarıydı.Gönlümün ,gitmelere biçare kaldığı ,ümidin bittiği ,kayıp zamanlardı bahsettiğim.Mitolojik zamanlar değildi.Bir şovalye beklentim yoktu.Kuş kanadına sığacak bir özgürlüktü belki de tek dileğim.
Ve bir gün yasemin ağacının gölgesinde sana denk geldim.Nergislerin açma vaktiydi.Bu yüzdendir ki nergisler bana seni anımsatır her kokusunu içime çektiğimde.neydi ?seni bana getiren ,ya da beni sana doğru çeken bilinmez! Ha şu var ki,İki bilinmeyenli bir denklem de değil bu.Trikotajla bir alakası da yok ,kader deyip de geçmeyeceğim.Nasip belki de.
Sen sevilmek istedin belki de umarsızca.Yeniden keşfedilmek istedin.Muradına da erdin kanımca!Zira benim içimde bir sevda denizi vardı ve tüm limanlar senindi.Benim ise tek derdim farkına varılmaktı,önemsenmekti,belki de sadece ‘’nasılsın’’diye sorulmasını ,farkındalığımın farkına varılmasıydı.
Ben,hiçbir zaman normal olanlardan olmadım.Hep sıra dışıydım.Her şeyi uçlarda yaşamayı istedim.Başarılı olmalıydım,elimi attığım hiçbir şey avucumdan kaçmamalıydı.Sevdim mi biraz arabesk çe bir deyim lakin Allah’ına kadar sevmeli,ölümüne diyecek kadar da iddialıydım.Belki de bu yüzden hiçbir zaman bu duygularımdan vaz geçmedim.Belki de bu yüzden hayata ,yaşamaya direndim.Hani derler ya işte,ham dım,piştim.
Bir zamanlar üşenmezdim hiç!alırdım elime kalemi hiç durmadan yazardım.Seni yazardım misal.Bahtsız bir bedevi oluşumu yazardım :) bazen günlük durum raporu veren bir haber spikeri misali olan biteni yazardım.Ama en çok ,bıkıp usanmadan sana olan sevdamı yangınımı yazardım.
Ne değişti diyeceksin.Aslında çok bir şey değişmedi.Ben yine aynı benim.Bir yanım halen hoyrat dört nala koşan bir kısrak misali hareketli.Saçlarıma bolca aklar düştü ve artık boyuyorum düzenli ,ama atamızda kalsın daha genç gösteriyor diye tercihim orkide moru hoş beğeniyorum da boyadığım da aynadaki beni.Halen deli gibi koşturuyorum ,oturmuyorum bir o yana bir bu yana oldum olası işimde mükemmelliyetçiyim ve sanki bana kalacak dünyanın tapusu da durup dinlenmek kelimesinden bi haberim.
Bu gün düşündüm bir an ve geçmişin süzgecinden geçirirken anıları ve aklıma şeytanın çarmıhına gerildiğim ilk an geldi usuma.İrkildim bir an nasılda elim ayağım dolanmıştı nasılda paniklemiştim /ben,seni seviyorum deyişini.Ne kadar yabancı olduğum bir kelimeydi.Ne kadar kapatmıştım kendimi bu denli kör karanlık kuyulara.Ne kadar yabancıydı bu duygular bana ve dahası ne kadar ağır gelmişti ve baş edememiştim bu duyguyla. Sonra zehrin bulaştı kanıma dönem dönem çok kızdım ,ama sakinleşince, dizelerinde huzur buldum.Kimi zaman için için ağladım ,kimi zaman sıcacık bir aşkım kelimesinde kavrulup göğe savruldum.Sende biliyorsun !bir gözü kör hastalıklı bir aşk hikayesi bizimkisi bir dönemi hastanelerde geçen.Ama sanıyorum bu şekilde olması kılıyor aşkın en hakikisi.Sevmek zor zanaat azizim sen bunu herkeslerden iyi bilirsin ,benden önce kaç kadına vurulmuştur bilirim o körpe masum yüreğin.Ama tevazuya yer yok bu konumda, hiç kimse de benim kadar vefalı ve aşık olmamıştır bunu da içten içe bilirsin.
Ne olmasını bekliyordun ki!
Hadi canım olmuyor.Vazgeçtim dememi mi!
Ben daha ölmedim.
Kim bilir belki ölümden sonrası'nada götüreceğim seni.
O antolojide şiirlerine yeni yeni paylaşmaya başlayan
nesir konusunda usta bir şaire
kalitesi hemen belli oldu zaten antolojide
ciddi bir değerdir
onu tanımış olmaktan son derece mutlyum
sevgiler
kibar tavasav