Elleri çatlak çatlak
gözleri masmavi idi
ve yürüyordu rüzgara arkadaş
ve adı Lara idi
ve adı Güllü zar
ve adı Şafak olsun..
Bir papatya ölüyordu kır kenarında susuz
ve ardından gelen gül kokusu
menevşe kokusu
insan kokusu..
Acılı bir çay tadı vardı teninde
sabahın sıfıraltısında
tarlalardaki emek
gökyüzündeki kara bulut
ve gözlerindeki nem
sahil boyundaki midye kabukları
beline sardığın yağlı yemeni yarim
elma kokusu,nar kokusu
birde ana kokusu,yar kokusu
yanında da vatan kokusu,toprak kokusu..
ilhan PARÇALI
17/04/2012
İSTANBUL
Yağmurlar Yalancı
Yağan yağmurlar yalancı
bedenim üşüyor
ıslak ıpıslak oldum şimdi
bedenim dermansız
ve ıssız sokaklarda gözlerim
gönlüm deniz kenarlarında,barlarda
ve elimde kırık bir cam parçası
saplıyorum resimlerine
vakit gece yarısından öte
tan ağardı ağaracak sevgili
halen uykumla aram açık
yorganlarım Karadeniz neminde ağır
yastıklarımda tikenli teller
seni düşünüyorum..
Yağmurlar gönül dostuymuş
yağmurlar romantik! Hah ha.
Yağmurlar yağarken sevdim seni
yağmurlar teninde ikenıslaktın ıpıslak
ve Güneş yakmadan tenini,
hani hafif bir toprak kokusu falan
birazcıkta cıvıltaşan kuşlar
ve martılar,sevmiştim işte sevmiştim seni.
Yalancı işte yağmurlar yalancı,
bir Eylül sabahı ve benim narin yarim
hafif bir rüzgar ile gittin,
pis kokan duvarlardan geçtin
loş odalarda kirlettiler
loş ışıklar içinde
ve sen kahkahalarla doluydun
ve Aymaz bir Beyoğlu köşesi
gittin işte gittin sen
bir yağmurlu günde
gülümseyerek gittin sen.
Yağmur yalancı sen yalancısın..
İlhan PARÇALI
05/09/2011
Yanımda kal çocuğum,
yanımda kal ve olanlara bak.
Dik dur çocuğum ve direnmeyi öğren
bir elinde eftalya kokulu sevdiceğinin eli
bir elinde meltem kızılı bahar kokun olsun.
bir elinde topladığın Akdeniz bulutları
Daldaki kirazlar hüzünlü,
soğuk kış aylarına gebe geceler,
fındık dalları sisli Zigana insanı gibi
ağlıyor Karadeniz,ağlıyor kuzucuğum,
ve de biçare, yayla soluklu köyümün kırları.
Ayışığı bi tanem
ayışığı gözlerinde güzel
tadımlık elma şurubu gibi bakışın,
teninde ıslak Güneş ışıldamaları
ve yine Sonbahar
ve yine hüzünlü düşüncelerim.
Kırık kapı pervazları gibisin sevdiceğim
hemen incinesi gözlerin
bir demet kır papatyası
ağlayan bir güz kuşu
yanında kuymak kokan evim
ve yanakları soğuktan pembeleşmiş ninem
sokak aralarında kaçışmalar
tepemizde kılıç kalkan
gönlümüzde vatan sevgisi
yar eli elimizde
ana sıcaklığı kalmadı, başımız boşlukta
düşlerimiz yanlız,
düşlerimiz üşümede
bizler dağ başlarında umarsız
ve yarsız,yarensiz..
ilhan PARÇALI
04/11/2011
İstanbul
BEN GECEYİM,BEN GÜNDÜZ, FARKET BENİ
BEN HEM EYLÜL ,HEM NİSAN’IM,HEM MAYIS
BEN ÇUKUROVA’DA PAMUK,
KARADENİZ’İN BALIĞI, İZMİR’İN EFESİYİM BİL BENİ.
ERZURUMDA DADAŞ OLURUM,EYLEMLERDE SIRDAŞ
EVİNDE KARDAŞ,YOLUNDA YOLDAŞ OLURUM.
Bu savaş, vatan aşıklarının savaşıdır,
kan ile ,el ile,göz ile,yürek ile
aşk ile yapılmış bir savaştır,anlayamazsın.
Sen hiç toprak kokusu bilirmisin?
yanında vurulmuş kardaş kokusu
kan kokusu ,barut kokusu bilirmisin?
DİNLE VE ANLAT TABİATI
Kulağını daya ve dinle yorgun yaşamın sesini
dinle kapı önündeki ceviz ağacını
dinle yorgun dallarını
kökünden gelen iniltilerini dinle
neler söylüyor bak.
Onlar analardı,onlar gelinlerdi,
Onlar evlatlardı ve ağladılar birlikte,
Ağladılar gözlerden yaş uzak,
Gözlerde gurur,gözlerde nefret..
Al bayrağım gururlandı,
Birlikte sardılar bedenleri,
Süt kokuyorsun çocuk
Çilek kokuyor,kan kokuyorsun bebeğim.
Ağızları kocaman,ağızları alev saçıyor çocuğum
ağızları leş gibi..
Kork çocuğum kork bunlardan
kork ve uzak dur.
Kar taneleri gökyüzünde
kar taneleri gözlerimde
ve sabahın soğuk yüzü
seni düşlüyorum
seni özlüyorum kar yüzlüm.
Karlar yağıyor gözlerime
kar taneleri doluyor gönlüme
kar taneleri ellerimde
ve içimde kahrolası bir yanlızlık
ve ben üşüyorum gözlerinde..
Kollarımda yar sevdası çocuk
kollarımda nazlı yarim
ve kollarımda ağırlaşan bal gözlerin
ellerimde kırık üzüm dalları
ve rüzgar esiyor
üşüyorum.
Ve rüzgar esiyor yar yüreğinden
rüzgar esiyor Ziganadan
ve rüzgar esiyor sol yanımdan
ama sen sağ yanımda
gül yanımda
aşk yanımdasın diyorum.
Saramıyorum seni yar yüzlüm
kollarım kısaldı
ellerim üşüdü ve üşüyorum kar dallarının altında
ve sağ yanımda kemençem
önümde upuzun Erzurum yolu
önümde Maçka,Hamsiköy
önümde sen yoksun yar yüzlüm
ve el sallıyorsun bana
ince çıtalı evinin kırık camları ardında.
Islak mintanım asılı
güz kokulu köy evimde
hemen yanında nar sepeti
ve tavan arası
ve kırık bir iskemle
ve dedemin asırlık tespihi
ve ince ince sızlıyor ellerim,kulaklarım
üşüyorum hala üşüyorum çocuk.
Soğuk köyüm gibi halen soğuksun
soğan kokulu yarim
ve kar taneleri kadar saf
kar taneleri kadar beyaz
kar taneleri kadar temiz
ve kar taneleri kadar zarif.
ilhan PARÇALI
03/03/2012
İSTANBUL
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!