Makberî - Ozan İlo 2. msn atışması (Yetiş Sultanım)
Kadir kiymet bilen kullar mı gördün?
Hakk'ı haykıruben diller mi gördün?
Şehirde, dağda bir hâller mi gördün?
Yürek ne der dil'e, lisân bir miydi? ! !
Dağlarda dervişlik çok mu kolaydı?
Nefsi Köpek edip çeker peşinden,
Alçak, yüksek demez, dağları aşar!
Suâl olunur mu, gârib işinden?
Dünyayı, Cenneti, Cemâl'e boşar!
Felekler seyrânın eder ân be ân!
Şaşı'dan şaşırdım; Şeş gördüm Beş'i,
Kâbus imiş meğer, hoş gördüm Düş'ü,
Koydum yamacıma, konuştum Baş'ı;
Ya Şaşı'nın işi, ya benim işi,
Hayra tedbil eyle, hayra Yâ Rabbi! ..
DOST GÖNLÜ EŞTİR GÜL’E!
Dost demişsek, dostuzdur,
Yûnus geldi akşam üstü,
Hoşlar geldi, sefâ geldi.
Yeri hazır başlar üstü,
Hoşlar geldi, sefâ geldi.
Gönlümüzde tahtı vardır
Dost odur ki; Dostu ile,
Sırât'ın başına gele!
Ya geçmeye, ya düşmeye,
Şekvâ etmez sâdık bir dost! ..
Unutmayan, unutulmaz
Öz'de, can'da yeri vardır
Kulak ardı savurtulmaz
Dost, dostuna sâdık yâr'dır! ..
27.07.2006
DOST’A YÛNUS EL’E YAVUZ HÂLİM VAR!
İstiyorum, hatır gönül, kırmayım,
'Sizi gidi dar günümde kaçanlar!
Ben kendi derdime yanar, ağlarım! '
(Türkü)
Beyler; Kurultaya gökten zenbille,
O Bir Seven O Bir Gönül Dostu
Bütün Dostlar Güzel Hatıralar Hatırlatsın
Beni Size Sizi Bana Ölürsek Bir Fatiha
Ölmez İsek Hepimiz Hepimize Ebedi Hatıra