Sevginin
küllenmiş ateşinden
korku çığlıkları
yükselir,
ve her insan
ezberindeki
Daha başlamadan sevda sözüne
ayrılık dedin sen anlamıyorum,
söz olur bakmadım güzel yüzüne
bir türlü sevdalın olamıyorum.
Kurakmış iklimin,yüreğin harlı
Dik başın eğilmesin
asla kederle…
Zalim vurur,
hain vurur,
umudunu yitirir insan
bir de kendi kendini vurur.
Yunus’tan miras kalan
ilahi bir destandı aşk,
Pir Sultan çığlıklarıyla
bulmuştu özgürlüğünü
ve benim yaşadığım
yüzyılda yitirdi
Menekşe gözlerinden vefa beklemem,
Elzem olsa ermeye o yüce kata,
Ne yüreğimin koru ol,ne vücuduma ihata,
Ensar olsan elini uzatmanı istemem.
Korkum boşa değil talan eden zulmünden,
Şikar ile saptığın kibriyanı istemem,
Erişemezsin tutku çığlıklarına
lafazan dostlar anlamaz halinden
iğrençliğin son noktasına
farazi kuşkular giyinerek gelirler
Olgunlaşmaya meyilli sevdan
Bugün bir çiçek yandı,
çiçek yanarmı diye sorma
çiçeği sen yaktın be güzelim.
Belki çiçeği hasretin yaktı,
belkide zaten yanacaktı
ama bugün bir çiçek yandı,
Çığlık;
karanlık,
zorlu bir savaş.
Irmak kenarlarından
Geçebiliyor musun hala,
kardelenler uğruna
İşte yine ilkbahar geliyor
ama ne sıradan geliyor
bana çok acı geliyor
çünkü sen gitmiştin
ilkbahar gelirken.
Savaştın mı hiç
bir davanın uğruna.
Yanlış aşkların
şuursuz tutkusundan başka
hangi özgürlüğün
peşinden koştun…
O Bir Seven O Bir Gönül Dostu
Bütün Dostlar Güzel Hatıralar Hatırlatsın
Beni Size Sizi Bana Ölürsek Bir Fatiha
Ölmez İsek Hepimiz Hepimize Ebedi Hatıra