Ve işte gidiyorsun,
Bir sonbahar mevsiminde
Aylardan Kasım
Dökülmüş yapraklar,
Ağaçlar anadan doğma...
Kuşlar da, çiçekler de terk etmiş
Suriye'nin toprağında, ne işimiz var demeyin
Biz mazlumun imdadına, koşmayı Atadan gördük
Vur Mehmedim acıma vur, vur Allah'ını seveyim
Biz mazlumun feryadına, koşmayı Atadan gördük.
05.02.2018 Ankara
Benim gönlüm, gönlüne yâr
Senin gönlün, gönlüme yâr
Gözlere kızmak neden
Gözlerin ne suçu var
Hasretlik bağrımı deler
Neler yaşadım ben neler
Geçip giderken seneler
Yâr bana gülmeden geçti
Dilimde sevda türküsü
Uçurum kenarındayım
Hasretmiş meğerse payım
Ben dört mevsim hep yastayım
Gurbete düştükten sonra
Hayallerim darmadağın
Hasretinle yanar canım
Elem dolu dört bir yanım
Sensiz geçerken her anım
Aşkımız bak yarım kaldı
Ömrümdeki kışlar gibi
Sen baharsın dağlarıma
Hasret oldun yıllarıma
Sana gelen yollarıma
Engel olma yarim yarim
Arıyor seni gözlerim
Doğar mı bilinmez yarına güneş
Garantisi yoktur hiçbir canlının
Ne hancı bakidir, ne handa ateş
Rüzgarda savrulur külü hancının
Mağrurlanma boşa, fani her canlı
Anladım kalbimden silinmez bu iz
Çok yalnızım şimdi, çok da çaresiz
Kanıyor yüreğim yavaş ve sessiz
Beni bu hallere koyan utansın
Gurbette zor olur soğuk geceler
Unutamam asla seni
Sen kalbim sultanısın
Unut deme sakın beni
Sen ömrümün her anısın
Gece sensin gündüz sen




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!