Gökte dalga dalga Türk’ün bayrağı
Dalgalanır durmaz, durmamalı yar
Yusuf’lar var birde gençten bıyığı
Dokunmamış tel taraklar
Birde gün görmemiş, asker yolunda
Ben
Mütevazılığı falan hiç bilmem
Aşka doğar iken küçük dağdım ben
Daha anlamadan ne olduğumu
Hayatın içine doğru yağdım ben
Zülüf müdür acep dökülen bele
O sırdan birkaç tel düştü gönlüme
Gülüşüne hasret n’ederim derken
Gözlerinden bir gül düştü gönlüme
Üstüme gelirken gölgesi yelin
Bir çocuk tanıdım, unuttuğum sonbahar akşamında,
Kocaman bir yürek taşıyordu küçük bağrında,
Bebek ellerini nasırlı, yalın ayaklı, urbası yırtık,
Bir çocuk tanıdım aç, unuttuğum sonbahar akşamında.
Çıplak ayakları ile basıyordu taş sokağa,
Arzular içimde oluyor volkan
Durmadan yüreğim kanıyor Aslı’m
Bir ses uzaklardan geliyor ama
Kulağım neyzeni tanıyor Aslı’m
Uyku tutmaz oldu bozuldu düzen
Sesini sonuna kadar açtım telefonun,
Çalmıyor nedense, aramıyor kimse,
Birkaç mesaj sadece hepsi aynı cümlelerle,
Bu bayram böyle mi geçecek, sessizce.
Kim önce gelecek bekliyorum,
Dalıp gitmek vardı,
saçlarının büyüsüne mahkum,
dokunuşların esaretinde,
habersiz teşrif etti Azrail,
yaşanacak çok şey vardı,
saçlarının büyüsünde…
Haliçte yokluğa kapılmış zaman
Dalgalar durmadan kimi dövüyor?
Yüreği kanayan adam ölmeden
Kızgın akrep yelkovanı kovuyor
Beyoğlu’nda uyku yorgun gözlerde
Güle mana iken antika testi
At gibi depikle kırdı dengesiz
Atadan komşudan selamı kesti
Katır gibi gerdan kırdı dengesiz
Ayağa dolaşmış garip telaşı
EFKÂRDI üstüme zamansız çöken
Acıyorum sensiz gelip GEÇERKEN
Sükun değil günler ah, SİTEMKÂRDI
KAÇARKEN kokundan düşler bi haber
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!