Dağlar beni dağlar beni
Kardaş acın dağlar beni
Önüme de bend oldular
Sıra sıra dağlar benim
Ağlar benim ağlar benim
Kadim bir dosttur şiir
Dört bin yıllık bir hikaye
Bir yasağın pençesinde
doğmuştur Enheduanna
Bir nehirde can bulmuştur
İki nehirin arasındadır izleri
Elimizden duâdan gayrı
Bir şey de gelmez bazen
Bir ümittir duâ
Sorulmaz nedeni niçini
Zamanı mekanı
Yağmur altındayken de
Kalakalırım ben bir başıma
Bu dert çekilmez tek başına
Giremem bir sonraki yaşıma
Eğerki sen bu candan gidersen
Neden şiir yazmayayım ki
Kime ne anlatsam
Anlamaz beni,
Kime ne söylesem
Dinlemez beni.
Kitap olur mısralarım
Hangi dağa ağlarsın gayrı
ey bulut!
Dağımız çöktü
Hangi çınara doğarsın gayrı
ey güneş!
Kalakalırım ben bir başıma
Bu dert çekilmez tek başına
Giremem bir sonraki yaşıma
Eğerki sen bu candan gidersen
Bu garibi çöllere, attı da gitti
Beni katil sevdaya, sattı da gitti
O kalem kaşlarını, çattı da gitti
Sevabını günahına, kattı da gitti
Ellerini ellerimden, çekti de gitti
Ey ressam gördün mü Gazze'yi
Yeniden çiz resimlerini
Eskiler pek de mana taşımıyor
Ey şair gördün mü Gazze'yi
Yeniden yaz şiirini
Eskiler pek mana taşımıyor
Ey yâr dayanılmaz bir hâl aldın
Gayrı beni çileden çıkardın
Ben de seni çölde su sandım
Yalan dünyana kandım
Vefasız demişlerdi de
İnanmadım
https://www.tilkikitap.com/kitap-basilanlar/kitap-baski-ibrahim-halil-aksoy-bir-ses-var-duyabilene-1749.html