İbrahim Bayır Şiirleri - Şair İbrahim Bayır

İbrahim Bayır

Şunun şurasında üç beş günlük ömrüm kaldı
Gel peşin sıra gezdirme beni
Zaman iyice daraldıkça daraldı
Gel canımdan bezdirme beni

Kara toprak sarmadan bu bedeni

Devamını Oku
İbrahim Bayır

Ne hocaya nede dedeye yaslandım
Ben yüreğimin sesiyle uslandım
Ne kir tuttum nede paslandım
Ben beni bildim bileli haşlandım

Geçti güzelim eskinin modası

Devamını Oku
İbrahim Bayır

İlaç olsa muhannetin sidiği
Yaralı bir parmağa işermi bilmem
Kabul olsa her uluyan itin dileği
Bedduası bir bir tutarmı bilmem

Tazı derisinden bozma çulu

Devamını Oku
İbrahim Bayır

Ben bir kör kurşunum
Gelir seni vururum
Allah yarattı demem
Kafanada sıkarım

Karavana hiç sıkmam

Devamını Oku
İbrahim Bayır

Bizim eşşek anırıyor
Arpası bol geldi herhalde
Keyfi gıcır çitmeliyor
Meydanlar dar geldi herhalde

Kuyruk sallar sağa sola

Devamını Oku
İbrahim Bayır

Biz kimlere dert yanmısız
Halden anlayacak sandım
Çile ile yorulmuşuz
Dilden anlayacak sandım

El sürme yaralarıma

Devamını Oku
İbrahim Bayır

Ne yazın nede kışın dumanın eksik olmaz
Köroğlunun ahımı tuttu bolu dağı
Gözünde hiç yaşın eksik olmaz
Köroğlunun ahımı tuttu bolu dağı

Her yolcuya uğrak oldun

Devamını Oku
İbrahim Bayır

Boşa böbürlenme ey insanoğlu
Sonumuz bir avuç kara toprak
Dünya yalan ölüm ise hak
Boşa böbürlenme ey insanoğlu

Dünya han sen hancı

Devamını Oku
İbrahim Bayır

Yıllar benden aldı neler götürdü
Kar beyaza büründü siyah saçlarım
Hazan yeli ömrümü sildi süpürdü
Boş yere beni yormayın yıllar

Ahlar vahlar boşa fayda etmiyor

Devamını Oku
İbrahim Bayır


Gel güzelim birazda bizim yaylalarda gezelim
Buralar senin oralar benim olsun
Ankara istanbulun kahrı çekilmez oldu
Şehirler senin sivasın köyleri benim olsun

Devamını Oku