gül gibi büyütürüm bahçemde
bir bülbül gelir,el olur.
tanımaz su vereni kendisine
koparır bir el,el olur
gurbet ellerde gezemde
En derindeyim hayat, en derindeyim...
En derinin de, en derinin de
...
En derinliğindeyim hayat, hayatın en derinliğinde...
En derinliğin de en derinliğin de....
Nasıl ağlamam hayat! Nasıl ağlamam!
En çok ben özledim seni,
Sense bırakıp gittin herkesi...
Yattığım yerden göğü görmedim,
Dalgaların sesi gelmedi...
Perdeleri çektim,
Yine gündüz vaktiydi...
Derya olsan bir damlaya daha
Muhtaçsın
Yüz verme dünyaya zira bir tok
Bir açsın...
Derya şair eğer kulsan
Kulluğuna bak
Ben bir küçük çocuktum hayat,
Yere vurdukça vurdun beni…
Sen hep beni kapıda beklet,
Başkasını alma içeri…
Sen bir fırtına mısın hayat,
Bana gün ışığını çok görenlere inat.
Yazarım belki gün gelir de okunurum...
Milletin vekilinin dokunulmazlığı vardır.
Ben şairim, tutamam kendimi. Dokunurum...
...
Her gün güneşin batması olur,
Küçükken,
Kırmızı topumu kesti,
Ninem...
...
Ayhan ile Ercan,
Topumu kapmışlardı bir gün önce.
Şems mi garip Mevlana mı?
Şems mi gitti Mevlana’dan,
Mevlana mı gitti Şems’ten
Bir gariplik var ki,
Hiçbir garipte yok
Şems’in sevgisi kalbini doldurmuştu…
Kaybetmiş olduğun masumiyetinle bak,
Biliyorum çok hızlı dönüyor dünya,
Umrumda değil ister kendini yak,
Hayat bir örümcek,yine ağını örüyor...
Baktığında bana gerçeği gör isterdim,
Vazgeçtim savaştıkça yenilmekten,
Senden daha uzağa giderken ben.
Ayağının altında ezilmekten...
Ben senden daha uzağa giderken.
...
Belki açtığın yaralar kapanır,
Hocam size nasıl ulaşabilirim ?