Her yolculuk öncesinde yaparız çeşitli hazırlıklar,
Bizim yolculuğumuz için mümkünse kapansın ışıklar.
Derin derin nefes alalım birkaç kez oturalım koltuğumuza
Başımız ellerimiz arasında, çıkalım hüzün yolculuğumuza.
Düşün, güneşi, ayı, geceyi, yıldızları, dünyayı
Ay dünyanın etrafında pervane, dünya güneşe sevdalı.
Ne ay dünyaya ne dünya güneşine kavuşamadan gecenin karanlığı basıyor,
Güneş kaybettiği dünyasına, gözlerinden bin yıldız bırakıyor
Düşün bir buluşma öncesinde sevgililer nasıl sabırsızlaşıyor
Bir yavruyu düşün kollarını açmış, annesine kavuşmak için zamanla yarışıyor
Zaman kiminle buluşacak acaba durmaksızın koşuyor
Şaşırmış ne yapacağını zaman, geçse sevgililer ayrılacak, dursa yavrunun elleri boş kalacak
Ne yaparsa yapsın sonunda mutlaka birileri hüzün yolculuğuna çıkacak
Düşün yeni doğan bebek gözlerini açarken sevinç çığlıkları arasında neden ağlıyor
Ve yaşanan bir hayatın sonunda gözlerini kaparken, sevinç çığlıkları atanlar, hüzünle tanışıyor
Düşün ha düşün
Hayat denen bu yolculuğun başı hüzün sonu hüzün
Kayıt Tarihi : 31.3.2010 21:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mustafa Uzun](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/03/31/huzun-yolculari.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!