Bahardı
Göğerdi dallarımız
Irmak boylarına yürüdük
İçimizde parıltılı güneşler
Önümüzde düşlerimiz
Adlarımızın ilk harfleri
karanlık kapılardan geçtim
kendimi ışığa vurdum da geldim
kamaşan gözlerimdi aldanan
kimbilir neyi gördüm de geldim
insandım, onmaz yanımı onardım
uzun boylu o genç adam
o uzak şehre indiği zaman
seni düşündü ilk olarak
gece tenhalığında
şiirlere bulandı
beni yağmura bırak
sen çekil
iğreti bir cama yazıl
susar gibi bak
akşama bulaşan o son koku
o zencefil
Su sandim ictim sesini
Ince gölgeni gördüm
Bir yamacin basinda
Sarisin günlere yürüdüm
Sözcükler buldun bana
açık kapıları ardında bırak, dalgalarla yürü
bir kuzey rüzgarı ol, serinliğinle gel
susmak bilmeyen koca deniz anlatsın
bütün kuşaklara o yitik efsaneyi
orfe, orfe! sevgi baştan!
o şehri nerde bıraktık biz
hangi yitik zamanda, hangi görünmez günde
el ele yürüdüğümüz o güleç kaldırımlar
ansızın sevgiyi vuran meydan saatleri
neresinde kaldık ölüme yürüdüğümüz tenhalığın
o şehri nerde bıraktık biz
küçük, tombul bir çocuğun sevinci
nasıl sönerse
öyle çekilir hayat yüzümden
sen gidince
gelsen
sen geçtin
duruldu şiirim
şimdi hasretin ince yeli
ölümseyen yüzünde o solgun
ırmağın
Geldin ve icimin ormanlarina yagdin
Pencereme vuran yagmurdu sesin
Issizligima düsen gölge, unutulmus söz
Beni sevgiye kilitleyen sensin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!