Rüzgârla geldi bugün kokun!
Yaprakların döküldüğü mevsimde…
Seninle ağaçlar altında yürümüştük,
Beni sardığın kolların kaldı tenimde…
Ben yumulmuş,sen saklanmıştın hani.
Yaradan bir bahçe sunmuş,
Kullarına cennetten.
Yeşilin her tonu doğada,
İnsanoğlu sanki bir tablo bulmuş.
Kuşları ağaçtan ağaca söyleşir,
İnsanları daha gözlerde sevişir.
Bir gün böyle,
Ayrılacağız seninle.
Sen giden ben kalan,
Olacağız kim bilir!
Sen sallarken el,
Gözümde yaş!
Acele ediyor yeni yıl,
Yaşanmak için kapıda.
Daha ne yıllar geçecek!
Mutlulukla bir çırpıda…
29 Aralık 2010
Su üstünde bir kayıkta,
Göl kenarında bir yaprakta,
Dalın üstünde bir kuşta,
Ilık ılık esen rüzgârda,
Yaratanı gör ve hatırla…
Randevu vermiş Yaradan!
Çıkageldi Azrail aleyisselam.
Dedi ki bak hazır ol!
Senden canını alacam…
Beni aldı bir korku,
Yılların geçmişi izler bırakmış,
Güzel yüzüne imzalar atmış.
Allah ım (cc) insanı ne güzel yaratmış,
YARADANI GÖRMEYEN GÖZ,GÖZ OLUR MU?
Kömür gibi saçlar tel tel kırarır,
Geldik dünyaya kul olmaya,
Yaradanın GÜLÜNE gül olmaya,
Yaradılan içinde YOK(HİÇ) olmaya! ..
Tren kaçıyor,
Son vagona binmelisin!
Yalnızlık Allah’a mahsus,
Birini ille sevmelisin…
Sarıl sen hayata,
Lacivert bir karanlık,
Çökmüş!
Gecenin tam ortasına…
Uzakta bir ışık,
Sanki yanıp sönüyor…
Sokaklarda!
guzel eser
kutluyorum kaleminizi ve sizi.tüylerim ürperdi inanın çok güzel yüreğinize sağlık...saygılar
Tebrikler üstadım.gönlüne sağlık iyi günler dilerim...tam puan