Savaş çiçektir ölümün çiçeği
Yakar insanı boydan boya
Bedenler de açar ateş gibi
Bir tüfek mermisi
Hafiftir oy kadar
Tükenmiş okyanuslar
Üşümüş yıldızları serdim
Düşümdeki güneşe
Issız sokaklarda gezdirdim
Çoğul yalnızlıklarımı
Aç ve yoksul bir çocuk
İçimde akan ırmağın
Bütün yazdıklarımı siliyorum
Maviye buz mavisine
Dönünceye kadar gök yüzü
Kanat titreş-tirsin kelebekler
Esintisinin bilincimi attığı yerler
Utansın bütün umutsuzluklar
Kolay değildir bulutları tavlamak
Uçsuz mavi göğü kapatır başımız üstünde
Kartallar korkar oldu gökyüzünden
Deli bir rüzgar alıp götürse de
Kolay değildir bulutları tavlamak
Tatlı bir ezgi kulaklarıma değen
Ne zaman adam olacak bu çocuk?
Hep başkaldırıyor asi
Adam olmayı belirleyenler
Adam olmadıkça
Adam olmayacak bu asi
2012
Yakardığımdan buyana
Bıraktım çalışmayı
Ya yakarmak boşuna
Ya çalışmak boşu boşuna
2012
Bir dublecik içmeye bakıyorsun
Hemen düşüyorsun aklıma
Yazık ediyorsun kendine
Her kadehimle
2012
Alıp götürsem kendimi
Kendimin olmadığı mekanlara
Haykırıyorum insanlığa
Her kurşun yok eder umutlarını insanın
Kızım Eylüle vasiyetim
Silah ekme toprağına
Oğlumun mezarına gömün beni
Toprağa değmesin bedeni
Yıldızlara haber salın
Kaymasınlar bu gece
Uykusundan uyanacak ölü bedenim
Elleri ben olayım yıldızları tutmak için
Kara çaldığına bakma anemin
İki elma yanağın ortasına
Ay ışığı çalsam gecelerden
Söğüt dalı yaşına
Ağlama canım ağlama
Daha siyah olmayacak mı akşam
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!