Hüma
Ankalar doğar mı küllerinden
Sokaklardan yârim geçer mi
Sen nasıl bu kadar taze ekmek kokusu
Sen nasıl böylesi aşksın, bilmem
Serpiştirirsin yeryüzüne bereketli tohumları
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik




Söylesene sen nasıl böylesi harabenin içinde inci tanesi...
Beyaz, beyazdı bulutlar, gölgeler buğulu, derin; ah o hiç dinmeyen rüzgâr…Ve uykusu çiçeklerin.
Ne mutlu, yüreklere umut olabilen tüm ayaksız, yükseklerde dinlenmeksizin sürekli uçan, asla yere değmeyen Hümalara…Yüreğin kapısı hep aralık kalsın!
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta