Can ununu eleyip eleğini asınca,
Dört duvar arasında ruhu kasvet basınca.
Sanma ki kurtulurum, sırra kadem basınca.
Bil ki yenip içilen, ödenecek tasınca.
Beden yorgun sürekli, yaş haddini aşınca.
Sisin siteminle, bozma düzeni,
Birliği dirliği, ol kuran kalem.
Allah sevmez bil ki, kulu üzeni,
Kelamına rehber, bil Kur an kalem.
Hayat zor, arzuhal, us çözüm ister
Zamanını heba eder, geç yatarak geç kalkan.
Hedefinden uzak kalır, hesapsız düşüp kalkan.
Tefekkürle savunma şart, kılıçtan korur kalkan,
Akıl beden geliştirir, palamut, lüfer, kalkan...
Mevsim güz meyvenin ahiri kırkat
Toplayıp yüklesen taşımaz kırk at.
Her nerede bulsan değildir sirkat
Taze ye, demle iç, sirkeye sır kat.
Acep kimden nereden, bulduk şer koronayı?
Kesti semtten sokaktan, ses nefesi kornayı.
Bitirdi mektep zili, toy davulu zurnayı,
Tak maskeni, bol yıka, el yüz açıp kurnayı.
Edep kulu taksirattan, koruyan altın barettir.
Maliyeti noksansız saf, kemaletten ibarettir.
Ser yürekte tutulması, fevkalade maharettir.
Uymak kolay yol bilene, şer şekilden taharettir.
Sebat nefis engeline, dayanıklı basirettir.
Kerkük Sincan Filistin de aşk ı vatan tadanlar,
Düşer yere hazan sanki, baharında fidanlar.
Kılavuzsa dil i Hayyam,
Heba olur cümle eyyam.
Var diyorsan edep hayam,
Deki ihsan sağlam mayam.
Gayretle huzurun gelmesi yakın,
Pişmanlık tövbeyle geçmişten yakın.
Tembellik hüsrandır, boş durma sakın.
Nedamet doğuran hallerden sakın.
Hakkın adaletin düşüp peşine,
Arayan müstakim yürür menzile.
Gücü nispetinde dostun işine,
Yarayan müstakim yürür menzile.
Eleyip ayırıp, karadan akı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!