İçtihadım aşka tutulmuş, muhtevası sevgiyle kaleme alınır
Milyar yıl neymiş bu anın yanında sönük kalır
Ümitsizliğimin üşüşen gaddar bekçilerini tahliye ettim ruhumdan
Aşkla yol alan seyyahım şimdi ağır ağır
Hüzünlü duruşuma meyletmişim
Zerrelerimden umutsuzluk parçalanır, içli ahımdan
Karabasan düşüşlerimi terk etmişim, vakit sevdalı bir ikindi
Kederle kapışmam, sen olmadan verilen imtihan
Varsın ya olmasan da maddi, sana yolculuğum uhrevi
Geceye adım attım; toy ay ışığında, yüreğine senin varlığın yansır
Ay değil güneş inse yeryüzüne kalbim kadar yanar belki
Olası, rahlesinde kederi aldattığım manevi yansımalar
Korkak bir sabahın ilk ışığında güneşe bandım hüznümü
Meydan gölgelerin güneşle ambiyansını betimler
Rüyanın kâbusa virgül attığı ünlem yüklü gün
Yaşadım yirmi küsur yıl geride küsuratlı arayışlı dün
Övgüleri samimiyetten uzak aynaların kırıkları
Dünyanın saltanatı bencilliğin manifestosu
Kaldır bak bakalım gökyüzüne hiç, hiç oldun mu?
Hiç olduğunu anladığında rabbine döndün mü?
Amacın ne senin ey gafil! avlanırsın ölüme
Daha kaç yıl yaşarsın ki ey fani hükümdar, de ki asır
Nasihatini dinle kâinatın ilahi ışığı ara sabır ya sabır
Bulamasan da aradın ararken yaradana bağlandın
İstediğin küfrü savur şimdi benim divane gönlüme
Yâd etti içindeki ölüleri, rahmetine özrünü heba eder
Fetva verir on emire bağlı, ecinni kılıklı acemiler
Darp izleri saklı, müphem gülüşlü müstesna ırgat
Günahının zincirleri kopuk kaderden sağlı sollu tokat
Kin dolu midesi infilak eder kızgınlığı karalanan terane
Züğürt bir geçmişin zaruri çığlığıdır, yaşanan keder
Tapınağı olmuş penisine hükmedemeyenlere kerane
Cüssesi iri, maksadı şüpheli, cübbesi siyah peder
Çıkarsın bakalım günahlarımı sevaplarım bayram eder
Esefle kınıyorum ot kafasıyla malum yerlerinden uyduranları
Vicdanlarına zikredilmeli küflü beyinlerine ayet-el kürsüyle
İmkânı zor, zorluğu sarp, zihinleri kramp,
Onların ilhamları köhne, kutsallığı süsleme, gerisi debdebe
Gerisi teferruatlı vahiyli belge, gerçeği sır şahsına münhasır
Vücut zahiri, iman ebedi, ruh rabbe emanet
Milyon celse boyun eğsin onun hükmüne; varlığı elem, dirliği muasır
Kayıt Tarihi : 17.7.2014 12:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!