Ey nar gibi kar, kar gibi nar
kahverengi gök mavi toprak
nereye baksam her şey tepe taklak
ben miyim aynada ki yüz
benden mi bu manasız söz
neredeyim buram oram nere
saklambaç oyununda saklanan bir körebe
dilim hangi lisanla konuşuyor
zihnimde kelimeler neden
nizamsız boğuşuyor
kulaklarıma üflenen sur mu
sözlerim neden yüzüme çarpılıyor
yoksa bunlar büyük kusur mu
dilim, değen tatlardan yırtılır
tenim yaşından ihtiyar
gözlerimi sorma bana çocuk
onun tek mevsimi sonbahar
takvimler tersten yırtılsın
karada balık tutalım
bırak uçurtmalar denizde batsın
saatleri kilogramlarla tartalım
tuzlu aşa şerbet,tuzsuza şeb diyelim
ağlayan şad,gülenler naşad olsun
arayanlar bizi olmağımız yerlerde bulsun
artık üç elma yerden göğe düşsün
onu da bu şiiri anlayanlar bölüşsün
ey nar gibi kar,kar gibi nar
kahverengi gök mavi toprak
nereye baksam her şey tepe taklak….
Şairin dediği gibi
oturup farzla sünnet arası
şiir yazmak mı?
ney eşliğinde eller semada
sema dönmek mi?
nedir adın EY Sevgili
el açtım umurumda olmadan dünya
dualarım kabul olmadı;
yarım yamalak lügat
sürçen lisanla, medet dedim hiç usanmadan...
pişmemiş aşın telaşımı bu açlığım
nedir içimde kuduran,bir lokma ekmeğe
NE FİKİR NE ZİKİR...YAA SABIR
Başucumda Musaf imanımı yokluyor
Okuduğum elif ALLAH' ı sayıklıyor
Nerede kaldı zikir fikir ve şükür
Bu halde müslümanmışım gel ey kafir yüzüme tükür...
sukut çöker ilk önce
ilk önce sukut çöker
sesizlik kabir olur ortalığa
nefesin lerzişleri tırmalar kulakları
fareler,kediler ve köpekler bırakır oyunları
kuru kemikler su bekler
Sen yusuf'un anası
rüveyda'nın doğurduğu
bengisu pınarında
çamurunun yoğrulduğu
o toprağa dönecek
elbet tükeneceksin
Bir sandık dolusu mektup
Sana yazılmış
Kaderime yazıldığın gibi yazılmış
Ve onun gibi ağır
Posta güvercinleri taşıyamaz
Yollayamam,güvenemem, korkarım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!