Herkes Yerini Bilsin

Deniz Gece Mavisi
606

ŞİİR


36

TAKİPÇİ

Herkes Yerini Bilsin

Bak bayım,
Ben aşkı nimet bilenlerdenim;
Sizin gibi kapıyı çarpıp gidenlerden değil.
Siz en ufacık yağmurda şemsiyenizi açarken,
Ben iliklerime kadar ıslanmayı seçtim.
Siz tenine vurulurken bir kadının,
Ben gözlerinin içine inşa ettim şatolarımı.
Sizin sözde doğrularınız çıkamazken hiçbir kavşakta karşıma,
Benim gerçeklerim tokat gibi vurdu yüreğinizin kıyılarına.
Siz uyumayı ölmek sanarken,
Ben sevgilinin isot kokulu nefesinde öldüm.
Aşk sizin için ne, bayım?
Bir vazgeçiş,
Bir kaçış,
Bir serzeniş mi?
Aşk köklerinizde yok sizin.

Ne gözleriniz dürüst,
Ne yüreğiniz.
Bana sarf ettiğiniz sözler bile sabıkalı.
Yastık altı kanayan umutları bile tanımıyorsunuz siz.
Ben her gece yokluğunuza ağlarken,
Siz bunu bile anlamıyorsunuz.
Sizin egonuz çekti imkânsız bir aşkın ipini.
Şimdi boynunuza dolanan esaret zincirlerinin bıraktığı izlerin hesabını verin, verebilirseniz,
O koklamalara doyamadığımız boynunuza.

Adresi kayıp bir maziyim.
Bakın bayım,
Size sevgiyi anlatacak ne dilim
Ne de yüreğim var benim.
Kirpik uçlarım acılarla dolu.
İki göz çarpımında sevebilirdim sizi,
Ama siz bu ihtimali bile aldınız elimden.
Saf,
Temiz,
Dürüstçe gelmiştim size;
Kanayan, acıyan, sancıyan yanlarımı arkama saklayıp.
Saçımı okşayışınızı aşk bilmiştim.
İçimdeki yaralı kuşları öldürdünüz siz.

Uzansam tutabilirdim belki ellerinizi,
Haykırsam duyurabilirdim sesimi.
Ama bayım,
Ben sustuklarımdan anlayın istedim.
Suskunluklarım kanatırken dilimle dudağımı,
El değmemiş bir sevdayı koydum avuç içlerinize;
Ötekilerin ötede,
Berikilerin beride,
Arkamdakilerin arkamda çaresizce kaldığı
Anlarda sizi yanıma koydum.
Siz katre katre üzerken beni,
Ben pare pare parçalandım.
Kırık parçalarımı tek tek topladım,
Batmasın ellerinize diye.
Siz her bir kırığımı yüreğime batırdınız.

Şimdi yokluğunuzun sahillerinde
Çıplak ayaklarımla geziyorum.
Karaya vuran hatıraları izleyerek.
Oysa ne çok siz vardı içimde.
Bayım, neden bilmediniz kıymetimi?
Vicdanınızın her kanadığında hesap veremeyeceğiniz tek noktadayım.
Elleriniz beni isterken,
Gözlerinizin bakıp da beni bulamadığı,
Ölümle yaşam arasında
Umudumu,
Neşemi,
Sevinçlerimi kaybettiğim yerdeyim.

Pes pembe olmuştu yanaklarım gelişinizle,
Gözlerim gözlerinizin yakamozu.
Dilimde adınız sanki bir duaydı.
Ben gideceğinizi bile bile sevdim sizi.
Şimdi size “canınız sağ olsun” diyebilecek kadar çok sevdiğimi söylesem,
İnanmazsınız bana, ama canınız sağ olsun bayım.

Ama şunu bilin ki,
Bir yağmur çisiltisi,
Bir rüzgar esintisi,
Ya da kulağınıza değen her ses ben olacağım.
Sizi ve "sen"leri hayatıma serpiştirmiştim ben.
Unutma; benim yaktığım ateşi ancak ben söndürebilirim bayım,
O da gözyaşlarımla.
Siz çok iyi bildiğiniz şeyi yapın ve
Öğretin bana içim sevgiyle doluyken sizi unutmayı.
Oysa ben sizi “sen” yapmıştım.
Evet, ben becerikli bir şair,
Aptal bir aşık olamadım.
Ama yüreğinizin balta girmemiş ormanlarında
Her sabah sizi uyandıran bir kırlangıç,
Bir bülbül,
Bir kartal olabilirdim.

Hadi geçmeyen geçmişim,
Adını dilime yasakladığım adam,
Öğret bana sensizliği
Ve yine öğret bana hangi yangın söndürür içimde alev alev yanan senleri.
“Sen” diyorum bak “sen,”
Heves değil din ki gitti, bitti diyeyim.
Sen nefesimdin bayım,
Nefesim.
Bul beni; ben gurur kuyularının Yusuf'u olmak istemiyorum
Ve sür artık narkoz kokulu nefesini
Dudak perçemlerime.
Herkes yerini bilsin bayım,
Herkes yerini bilsin.
24.08.2024 15:18

Deniz Gece Mavisi
Kayıt Tarihi : 24.8.2024 15:21:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!