artık kalbim yok
seni anlatırken birilerine, atmıyor kalbim
atmıyor kalbim seni gördüğümde rüyalarımda
istediğin gibi yaptım; artık kalbim yok!
küçük bir velede verdim onu, oyuncak niyetine
fırlattım attım doyursun karnını diye bir sokak
köpeğine
suda sektirdim bir kiremit parçası gibi
ve bekledim batmasını
bekledim batmasını yanan bir gemi
nasıl ağlayarak denize dökülürse.
istediğin gibi yaptım; artık kalbim yok!
artık kalbim yok baktığımda eski resimlere
özlediğimde seni
arta kalmış bir kalbim yok! ..
Ah benim bir kangurunun cebine yerleştirdiğim yavrum!
Talanım! Artanım! Eksik kalanım! Yarım kalanım!
nasıl yedirirdim ihanetini kendime
o dev hisle sen mayıstın ben mayıstım
her şey ama her şey elele mayıstı
seni o yüzden bağışladım!
Sen intihar ederken orda,Ben intihar ederken burdaAynı acıyla...Aynı yerlerde..
Yanyana...Sezdirmeden öldüm, farkettirmeden öleceğim..
Birini bırakıp başka birini severkenHep seni özledim çünkü ben!
Yürek kemiğiyle lades tutuşuyor iki çocuk!
misafir oyuncu bir terkediş biçimi
ile ellerim vücudunun prömiyeri!
Aynı ahır adına koşan acılarımız var bizim!
amatör balıkçının leğeninde iki istavritiz seninle
ölüme beş kala ölümle canlı telefon bağlantısı kuran!
Dibi senin aşkında gizlenen kırılgan bir aysberg bu tufan!
sen ise gençliğini, hep çocukluğunu düşürmüşsün
diyelim gece, diyelim alelacele yalnızsın
diyelim ki oturup beni düşünmüşsün
ağlamışsın gride biraz siyah, biraz beyaz arar gibi
yeşilde mavi yok oysa, sarı hiç yok!
beni düşünmüşsün saçlarını akordeonlarla tarar gibi
küçücük bir kız gibi
küçücük bir delikanlı gibi
küçük bir yaradaki büyük bir kabuk gibi
büyük bir yaradaki küçük bir kabuk gibi
kanar gibi, kanatır gibi, birlikte kanar gibi beni düşünmüşsün!
ecel olur gelirim sana artık adressiz bir zarf gibi
zarfı yalayıp kapatırken dudaklarımı kağıtla keser gibi
çünkü ben orda celladım, biraz katil
seri haldeyim sana, paralel haldeyim
bütün suçlar üstüme yıkıldı, hataların altında kaldım
hayatım hayatına düşüp patlamayan
hayali bir bomba gibi!
düşlerimin yıkıldığı gece oturup bütün resimleri yeniden yapıştırmayı denedim. her resimde hep bir parça eksik çıktı..
küçük İskender
Serap DemirtürkKayıt Tarihi : 29.6.2010 15:04:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
geri gelmemelisin. ya olduğun yerde kal’malısın. ya da gittiğin yerde... sen bu hayatta gördüğüm en hoş ‘çakal’sın neticede… hiç ummuyordun değil mi? ben ne zaman gitmeye kalksam hep sana kalırdım. ne zaman seni sevsem hep sona kalırdım. güle, güle kullan yalnızlığını. ben gitmeleri hiç bilmezdim değil mi? bu terk ediliş şeytanı geçtim, sana bile pabucunu ters giydirdi… parmak uçlarıma kadar incindim. gelmen neyi değiştirir? ben yalnızlığın sırat köprüsünden tek başıma geçtim! düelloya davet edilen bir kelime 3 heceydik. kendimizi alıştırdık! kurşun namludan bir kez çıkardı. ay-rıl-dık. acıydı… sancılıydı… biraz gürültülü biraz da kavgalıydı… bu kez sondu. evet sevgilim, nur topu gibi bir ayrılığımız oldu.. küçük İskender
![Serap Demirtürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/06/29/her-siirden-biraz-kucuk-iskender-2.jpg)
TÜM YORUMLAR (2)